Down sendromunun tedavisi
Down sendromu genetik bir hastalıktır, tedavisi yoktur. Ancak bu bireylere biraz destekle daha iyi bir yaşam sunulabilir.
Down sendromunun tedavisi Read More »
Down sendromu genetik bir hastalıktır, tedavisi yoktur. Ancak bu bireylere biraz destekle daha iyi bir yaşam sunulabilir.
Down sendromunun tedavisi Read More »
Down sendromlu bebeklerin normal bebeklerden farklı bir yüz görüntüsü vardır.
Down sendromunun belirtileri nelerdir? Read More »
İnsanlarda genetik özellikler gereği 23 çift (46 adet) kromozom vardır. 21 numaralı kromozomun çift yani iki tane olmayıp üç adet olması durumuna Down sendromu denir. Toplamda 47 kromozom vardır.
Down sendromuna (Trizomi 21) genel bakış Read More »
Antibiyotikler enfeksiyondan korunma aracıdırlar. Ancak uygun şekilde kullanılmayan antibiyotikler ciddi reaksiyonlara veya direnç gelişimine neden olabilir.
Antibiyotik kullanan hastalara öneriler Read More »
Antibiyotikler bakteriyel enfeksiyonların önlenmesi ve iyileştirilmesinde fayda sağlarken bazı yan etkileri de olabilir. Her antibiyotik farklı yan etkiler gösterebilir. Bu yan etkiler kişinin yaşına, bağışıklık sistemine, kronik hastalıklarına, enfeksiyonun şiddetine, ilacın dozuna ve kimyasal bileşimine bağlı olarak değişik şekillerde ve şiddette olabilir.
Antibiyotiklerin yan etkileri nelerdir? Read More »
Bakterilerin gelişimini yavaşlatan ve üremesini durduran veya onları öldüren maddelerdir. Mantarlar veya benzeri mikroorganizmalar tarafından oluşturulabileceği gibi yapay olarak da üretilebilir.
Antibiyotiklere genel bakış Read More »
Antibiyotik kullanımı belli gerekçelere dayandırılmalıdır: Antibiyotik, hastada bir enfeksiyon varlığı kanıtlanmışsa, eldeki belirti, muayene bulgusu, tetkik sonuçları bir enfeksiyon varlığından kuvvetle şüphelendiriyorsa tedavi amaçlı kullanılabilir. Ayrıca uygulanan işlem yüksek ihtimalle enfeksiyon nedeni olacaksa koruyucu amaçlı antibiyotikler kullanılabilir. Eğer bir enfeksiyon varlığı kanıtlanmışsa kullanılacak antibiyotiğin belirlenmesi amacıyla duyarlılık testleri de yapılabilirse en uygun antibiyotik seçimi yapılmış olacaktır.
Antibiyotik kullanımına dikkat Read More »
Ağrı kesici, ateş düşürücü ve antiinflamatuar (inflamasyon azaltıcı) etki gösteren bir grup ilaçtır. Orta şiddette ağrılar (baş ağrısı, diş ağrısı, adet ağrıları, eklem ağrıları vs), ateş, romatizmal ateş, romatoid artrit, osteoartrit, kronik ağrı, kanser ağrılarının tedavisinde kullanılır. Opioid değildirler, bağımlılık yapmazlar ancak ağrı kesici özellikleri opioidlerden daha azdır. Uyuşukluk, bilinç bulanıklığı, solunum depresyonu oluşturmazlar.
Non steroidal antiinflamatuar ilaçlar (NSAİD) Read More »
Analjezik ilaçlar etki mekanizmaları, etki yalanları, etki süreleri vs dikkate alınarak gruplandırılır. Analjezik gruplarının emilim ve dağılımları, yan etkileri, uygulanma yolları farklılıklar gösterir.
Ağrı kesiciler (analjezikler) hakkında genel bilgiler Read More »
Morfin ve benzeri güçlü ağrı kesicilerdir. Doğal (morfin, kodein) Semi sentetik (pentazosin, nalorfin, butarfanol, etorfin) Sentetik (Meperidin, difenoksilat, fentanil, karfentanil, Metadon, propoksifen vs) olabilir. Opioid analjeziklerin ateş düşürücü ve antiinflamatuar özellikleri yoktur. Santral sinir sistemi üzerine baskılayıcı etki gösterirler.
Opioid ağrı kesiciler (narkotik analjezikler) hakkında genel bilgiler Read More »
Romatizmal ateş, A Grubu Beta Hemolitik Streptokok bakterisinin neden olduğu boğaz enfeksiyonu veya kızıl sonrası, vücudun bakteriye karşı aşırı reaksiyon vermesine bağlı olarak bazı kişilerde gelişen, eklem ağrıları ve kalp sorunları ile seyreden komplikasyondur.
Romatizmal ateş (akut romatizmal ateş, kalp romatizması) Read More »
Romatoid artrit hastanın hayatında önemli sorunlar oluşturabilecek kronik bir hastalıktır. Bu sorunlarla mücadele tek başına ilaçlarla olmaz. Hastanın da bazı hususlara dikkat etmesi ve tedaviye yardımcı olacak yaşam alışkanlıkları edinmesi gerekir. Takip eden sağlık ekibinin de tavsiyeleri ile hastalıkla daha kolay mücadele edilebilecektir.
Romatoid artrit hastaları için öneriler Read More »
Romatoid artrit en sık görülen iltihaplı eklem hastalığıdır. Ayrıca eklemlerde tahribata ve deformitelere (şekil bozukluklarına) en fazla yol açan hastalıktır.
Özellikle el ve ayak eklemleri gibi küçük eklemlerde ağrı, şişlik, sertlik, hareket kaybı ve şekil bozukluğu ile kendini gösterir. El ve ayak dışında diz, kalça ve omuz eklemlerini de tutabilir. Eklemleri simetrik olarak tutar yani tek taraflı değil iki taraflıdır.
Romatoid artrite genel bakış Read More »
Romatoid artrit tanısı ne kadar erken dönemde konursa tedavi ile, eklem deformitesi oluşma riski o kadar azaltılır. Hastalık romatoloji uzmanlık dalının görev alanına girer. Romatologlar tarafından tanı ve tedavi işlemleri takip edilir.
Romatoid artritin teşhisi nasıl yapılır? Read More »
Romatoid artrit kesin tedavisi olmayan bir hastalıktır. Tedavi hastanın şikayetlerini en aza indirmek, iltihabı azaltmak ve deformasyon gelişimini önlemeyi, kişinin çalışma kapasitesini artırmayı amaçlar.
Romatoid artrit tedavisi Read More »
Kanser, vücudun bir organ ya da dokusundaki hücrelerin düzensiz olarak bölünüp anormal çoğalması ile karakterize bir hastalıktır. Hemen her organ ya da dokuda görülebilir. Bir organda ya da dokuda başlayıp diğer organ ya da dokulara yayılma (metastaz) eğilimi gösterir.
Son yıllarda kanser tedavisine yönelik ciddi ilerlemeler sağlanmış olmakla birlikte kanser halen ciddi ölümcül sonuçlar doğuran bir hastalıktır. Dünya genelinde en sık ölüm nedenidir.
Kanser (kötü huylu tümör, neoplazm, malignite) nedir? Read More »
Kanser belirtileri çok farklı şekilde kendini gösterebilir. Ancak kansere ilişkin belirtiler ortaya çıktığında hastalığın ilerlemiş olma ihtimali daha fazladır. Kanserin tedavisi ve hayatta kalma süresinin uzatılması erken teşhis ile daha kolaydır. Bu nedenle kanser belirtileri ortaya çıkmadan önce varsa tarama testlerinin yapılması faydalıdır. Risk faktörleri dikkate alınarak belirti vermeden ve başka organ ya da dokulara yayılmadan önce kanserlerin araştırılması gerekir.
Kanser belirtileri nelerdir? Read More »
İyonize radyasyon ışınları kullanılarak tümörü küçültmek ve kanserli hücreleri yok etmek için kullanılan bir tedavi yöntemidir. Radyasyon onkologları kontrolünde uygulanır.
Kanserlerde radyoterapiye (ışın tedavisi) genel bakış Read More »
Kanser hastalarında tümör hücrelerinin cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Çoğu kanser türünde ilk tedavi yöntemi olarak uygulanır. Kanser hücrelerinin tamamını temizleyebilmek için çevre lenf dokuları ile birlikte radikal cerrahi işlem uygulanır. Cerrahi tedaviye, kanserin türüne, yerine, yayılımına, hastanın yaşına, ek hastalığın varlığına göre hastanın değerlendirilmesi sonucu karar verilir.
Kanser tedavisinde cerrahi tedaviye genel bakış Read More »
Bazı kanser türlerinde canlı organizmaların kullanıldığı biyolojik tedavi seçeneği uygulanır. Hastanın bağışıklık sistemini uyararak veya baskılayarak, kanser hücreleri ile savaşması, doğal korunma yollarının aktifleştirilmesi hedeflenir. Kanser hücrelerinin büyümesi engellenir veya öldürülür.
Kanser tedavisinde immünoterapi ve kanser aşıları Read More »
Prostat kanseri, meme kanseri, jinekolojik kanserler gibi bazı kanser türleri büyümek için hormonları kullanır. Bu kanserlerde tümör hücrelerinin büyümesini yavaşlatmak ve durdurmak için hormonlar kullanılır. Hormon tedavisinin bazı yan etkileri olsa da genel olarak bağışıklık sistemini etkilemez. Olası yan etkiler de doktorunuzun tavsiyeleriyle tolere edilebilir seviyeye çekilebilir.
Kanserlerde hormon tedavisi (endokrin tedavi) Read More »
Kanser erken tanısı için tarama yöntemleri kullanılabilir. Kişinin kendisini sağlıklı hissettiği dönemde bu testleri yaptırması ileri dönem yaşantısını rahatlatır. Kansere ilişkin genetik, biyolojik ya da çevresel risk faktörlerini taşıyan birisi taramaları ihmal etmemelidir.
Kanserlerde tarama ve tanı yöntemleri nelerdir? Read More »
Kanserin doğru teşhis edilmesi kanser tedavisinin ilk adımıdır. Kanser türlerine göre olduğu kadar kanserin yayılım düzeyine göre de tedavi seçenekleri değişir. Bu nedenle doğru teşhis edilen kanserin doğru şekilde evrelendirmesinin yapılması da gerekir.
Kanserlerde tedavi yöntemleri nelerdir? Read More »
Akciğer kanseri tanısı alan kişilere doğru bir tedavi sunabilmek için doğru bir evreleme yapılması gerekir. Bunun için tanı testlerine ilave olarak PET-CT gibi farklı testler uygulanır. Test sonuçlarına göre TNM evrelemesi yapılır.
Akciğer kanseri evrelemesi Read More »
Akciğer kanseri nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Ancak bazı faktörlerin akciğer kanseri riskini artırdığı görülmüştür. Çoğu önlenebilir olan bu risk faktörleri ile etkin mücadele akciğer kanseri gelişimini azaltacaktır.
Akciğer kanseri için risk faktörleri nelerdir? Read More »
Akciğer kanserlerinde cerrahi, kemoterapi, radyoterapi, immunoterapi birer tedavi seçeneği olabilir. Tek başlarına veya kombine tedavi şeklinde uygulanabilir.
Akciğer kanserinin tedavisi Read More »
Akciğer kanserlerinde risk faktörlerinin çoğunluğu önlenebilir, düzeltilebilir nedenlerdir. Dünya genelindeen sık görülen, en sık ölüm nedenlerinden olan akciğer kanserlerinden korunmanın yolu bu risk faktörleriyle etkin bir mücadeleden geçer. Bu risk faktörleriyle mücadele yanında tarama programları da erken teşhis açısından faydalı olabilir. Özellikle genetik yatkınlığı olan ve risk faktörlerini taşıyan kişilere tarama programları uygulanabilir.
Akciğer kanserinden korunmak için ne yapılmalı? Read More »
Akciğer kanseri hem erkeklerde hem de kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Dünyada görülen tüm kanser vakalarının yaklaşık %15’i akciğer kanseridir. Aynı zamanda kanserden ölüm nedenleri arasında da en sık görülen akciğer kanseridir. Kanser kaynaklı ölümlerin yaklaşık %20-28 kadarı akciğer kanseri nedeniyle olur. Beş yıllık sağkalım düzeyi çoğu kanser türüne göre düşüktür. Ancak son yıllarda gelişen tedavi seçenekleri ve erken teşhis yöntemleriyle beş yıllık sağkalım düzeyi artmaya başlamıştır.
Akciğer kanserlerine genel bakış Read More »
Prostat kanseri genel olarak kansere bağlı belirtiler verebileceği gibi, büyüyen kanserli dokunun üretraya yaptığı basıya bağlı belirtiler de görülebilir. Prostat kanseri daha çok ilerleyen evrelerde belirti verir. Belirti verdiğinde çoğunlukla etraf lenf nodlarına veya başka organ ya da dokulara yayılım göstermiştir. Önemli olan prostat kanserinin erken dönemde, belirti vermeden tespit edilebilmesidir.
Prostat kanserinin belirtileri nelerdir? Read More »
Prostat kanseri tanısı alan hastaya uygun tedavi başlayabilmek için kanserin evresinin iyi bilinmesi gerekir. Bu nedenle tanı sonrası evreleme testleri uygulanır. Kanserin evresi kanserin prostat ile sınırlı olup olmadığının veya yayılma gösterip göstermediğinin belirlenmesidir.
Prostat kanseri evreleri Read More »
Prostat kanserinin nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Ancak bazı faktörlerin riski artırdığına ilişkin bulgular mevcuttur.
Prostat kanserinin nedenleri Read More »
Prostat kanseri yavaş ilerleyen, geç belirti veren ancak belirti verdiğinde çoğunlukla yayılım göstermiş olan bir kanser türüdür. Yayılım gösteren kanserlerde tedavi biraz daha komplike hale gelmektedir. Ancak erken evrelerde etraf lenf nodları veya başka organ ve dokulara yayılmadan tespit edilen prostat kanserlerinde tedavi daha kolaydır.
Prostat kanserinin teşhisi Read More »
Prostat kanseri tedavisinde amaç hastalığı kontrol altında tutmaktır. Tüm hastalara mutlaka müdahale edilmesi gerekmez. Bazı hastalar takip altında tutulur. Hastanın günlük faaliyetlerinin etkilenmemesi, diğer organ ve dokulara zarar vermemesi hedeflenir. Bazı hastalar ise müdahale için geç kalınmış dönemde tanı alabilir. Bunlara da hastanın yaşamını kolaylaştıracak, şikayetlerini rahatlatacak tedaviler önerilir.
Prostat kanserinin tedavisi Read More »
Prostat kanseri belirti verdiğinde genelde başka organ ya da dokulara yayılım göstermiştir. Bu nedenle prostat kanserinin belirti vermeden, risk düzeyine belirli aralıklarla prostatın kontrol edilmesi veya tarama testleri uygulanması önemlidir. Erken dönem prostat kanseri kolaylıkla tedavi edilebilmektedir.
Prostat kanserinin komplikasyonları nelerdir? Read More »
Prostat mesanenin altında, rektumun arkasında, penisin üzerinde yerleşmiş yaklaşık 20 gr ağırlığında bir genital organdır. İçinde üretra (idrar kanalı) geçer. En kolay ulaşım yeri rektumdur. Büyük kısmı bezlerden oluşur.
Prostat kanserine genel bakış Read More »
Meme kanserini belirti vermeden erken aşamada yakalamak tedavi etkinliği açısından en doğru olanıdır. Bu da tarama testleri ile mümkündür. Ancak tarama testleri her zaman için doğru sonuç vermeyebilir. Mamografiler bazen görüntüyü tam olarak yakalayamayabilir. Bu nedenle meme kanseri belirtilerinin iyi bilinmesi, kadınlara kendi kendine meme muayenesinin öğretilmesi, meme kanserinin erken tanısında önemlidir.
Meme kanserinin belirtileri nelerdir? Read More »
Meme kanseri tanısı alan hastaya uygun tedavi başlayabilmek için kanserin evresinin iyi bilinmesi gerekir. Bu nedenle tanı sonrası evreleme testleri uygulanır. Kanserin evresi kanserin meme ile sınırlı olup olmadığının veya yayılma gösterip göstermediğinin belirlenmesidir.
Meme kanseri evreleri Read More »
Meme kanseri sık görülen kanserlerden biridir. Birçok faktör meme kanseri için neden veya risk faktörü olabilir. Bunların bir kısmı değiştirilemez ancak bir kısmı bazı basit adımlarla değiştirilebilir ve meme kanseri önlenebilir. Değiştirilebilir risk faktörleri ile mücadele etmek, değiştirilemeyen risk faktörleri için de tarama testleriyle erken dönemde tanı koyabilmek, meme kanseri tedavisi için önelidir.
Meme kanseri nedenleri Read More »
Meme kanseri tanısı ayrıntılı bir anamnez ve fizik muayene ile başlar. Hastanın aile öyküsü, daha önce radyoterapi uygulaması, tarama testleri veya memeye ilişkin şikayetleri alınır alınır. Muayenede her iki meme, koltuk altık, klavikula üstü dahil olmak üzere görünüm, kitle vs açısından değerlendirilir. Elde edilen bulgularda meme kanserine ilişkin bir şüphe varsa diğer tanı testleri uygulanır.
Meme kanseri tanısı Read More »
Meme kanserinde erken teşhis hayat kurtarır. Erken evre meme kanserleri daha kolay tedavi edilir, hastanın günlük yaşantısı çok etkilenmez. Ancak geç kalınan, özellikle başka organ ya da dokulara yayılmış meme kanserlerinin tedavisi zordur.
Meme kanseri tarama testleri nelerdir? Read More »
Meme kanseri meme dokusundan köken alan kanserledir. Kadınlarda en sık, tüm kanserler içinde ikinci sıklıkta görülen kanser türüdür. Genellikle kadınlarda görülmekle birlikte erkeklerde de görülebilir. Her iki memede de olabilir.
Meme kanserine genel bakış Read More »
Serviks kanseri erken evrelerde belirti vermez. Kanserin daha ileri evrelerinde belirtiler görülür. Bu nedenle serviks kanserinin belirti vermeden tarama yöntemleriyle tanısının konması erken dönemde tedavi edilebilmesi açısından önemlidir.
Serviks kanserinin (Rahim ağzı) belirtileri nelerdir? Read More »
Serviks kanseri tanısı alan hastaya uygun tedavi başlayabilmek için kanserin evresinin iyi bilinmesi gerekir. Bu nedenle tanı sonrası evreleme testleri uygulanır. Kanserin evresi kanserin serviks ile sınırlı olup olmadığının veya yayılma gösterip göstermediğinin belirlenmesidir.
Serviks kanseri (Rahim ağzı) evreleri Read More »
Serviks kanseri kadınlarda önemli bir ölüm nedenidir. Yapılan çalışmalar dünyada her iki dakikada bir kadının serviks kanseri nedeniyle hayatını kaybettiğini ortaya koymaktadır.
Serviks kanserine (Rahim ağzı) genel bakış Read More »
Serviks (Rahim ağzı) kanseri nedenleri nelerdir? Serviks kanserlerinde nedenler tam olarak bilinmemektedir. Ancak hemen tüm (%99) serviks kanseri vakalarında human papilloma virus (HPV) enfeksiyonu vardır. Cinsel olarak aktif kadınların yaklaşık %70 kadarı yaşamlarının bir döneminde HPV ile enfekte olmaktadır. Virus serviks hücrelerine yerleşir. Bunların %90 kadarında vücut bağışıklık sistemi devreye girerek virusu atar. Ancak %10 kadarı
Serviks (Rahim ağzı) kanseri nedenleri nelerdir? Read More »
Serviks kanseri tanısında ilk aşama kapsamlı bir anamnez ve muayenedir. Hastada serviks kanseri açısından risk faktörleri araştırılır. Daha önce yapılan tarama sonuçları değerlendirilir. Serviks kanseri şüphesi olmasa bile her kadının belli aralıklarla tarama testlerini yaptırması kanserin erken tanısı ve tedavisi açısından önemlidir.
Serviks (Rahim ağzı) kanseri tanısı nasıl konulur? Read More »
Serviks kanserinde erken teşhis hayat kurtarır. Erken evre serviks kanserleri daha kolay tedavi edilir, hastanın günlük yaşantısı çok etkilenmez. Ancak geç kalınan, özellikle başka organ ya da dokulara yayılmış serviks kanserlerinin tedavisi zordur. Kalıcı sorunlar oluşturabilir, günlük yaşantı ciddi şekilde etkilenebilir. Hem ekonomik açıdan hem de sosyal ilişkiler açısından sıkıntılar oluşturur.
Serviks (rahim ağzı) kanseri tarama testleri nelerdir? Read More »
Meme kanserinde kanserin türüne, evresine, derecesine, yayılım yaptığı organa, hastanın yaşına, menopoza girip girmediğine, genel durumuna veya ilave başka hastalığın olup olmamasına göre farklı tedavi seçenekleri mevcuttur. Tedavi uzman bir ekip tarafından belirlenir ve hastaya tedavi planına ilişkin seçenekler anlatılır.
Meme kanseri tedavisi Read More »
Serviks kanserinin farklı tedavi seçenekleri mevcuttur. Tedavi seçeneği kanserin türüne, evresine, yayılımına, hastanın yaşına, genel durumuna, ilave hastalığının varlığına göre değişir.
Serviks (rahim ağzı) kanseri tedavisi Read More »
Hipotiroidizm durumunda beyindeki hipotalamus tarafından TRH salgısı artırılır. TRH hormonu ile hipofiz bezi daha sık uyarılarak TSH salgılamasını artırır. TSH sayesinde tiroid bezi daha sık uyarılarak daha fazla tiroid hormonu salgılaması istenir. Sık uyarılan hipofiz bezi büyümeye başlar. Bu duruma hipofiz hiperplazisi denir.
Primer hipotiroidizm ve hipofiz hiperplazisi Read More »
Doğuştan tiroid hormonlarının yetersizliğidir. Zihinsel gelişme geriliğinin en sık sebeplerindendir. Konjenital hipotiroidizm önlenebilir bir hastalık olması sebebiyle doğumda hipotiroidizm taraması çok önemlidir. Tedbir alınmaması halinde nörolojik ve gelişimsel hasarlara neden olabilmektedir. Artık birçok ülkede konjenital hioptiroidizm taramaları yaygın olarak uygulanır hale gelmiştir.
Konjenital hipotiroidizm Read More »
Hipertiroidizm tiroid bezinden aşırı tiroid hormonu salgılanmasını ifade den bir sendromdur. Hipertiroidizm ile tirotoksikoz aynı değildir. Tirotoksikoz ise vücudun bu aşırı tiroid hormonlarından etkilendiği bir tablodur. Her hipertiroidizm vakasında bu etkilenme olmayabilir. Yani hipertiroidizm, tirotoksikoza yol açabilir.
Tiroid adenomları kitle görünümlü olduğundan maligniteleri ile karışabilmektedir. Bu nedenle malignite ve adenom ayrımının vaktinde yapılması gerekir. Gene de tiroid adenomlarının çoğunluğu herhangi bir semptom göstermez ve tesadüfen tespit edilir. Tiroid adenomları kadınlarda daha fazla görülmektedir.
Papiller tiroid karsinomu, tüm tiroid kanserlerinin en sık görülenidir (%80-85). Tiroid kanserleri arasında en iyi huylu olanıdır. Kadınlarda erkeklerden 3 kat fazla görülür. Ortalama 50 yaş civarında görülen bir kanserdir.
Papiller tiroid karsinomu Read More »
Tiroid loblarının içerisinde folliküller bulunmaktadır. Folliküller tiroid dokusunun %90’ını oluştururlar ve tiroidin fonksiyonel birimleridir. Tiroid hormonu üretiminin ana noktasıdırlar. Bu folliküllerin malignitelerine foliküler tiroid kanseri denilmektedir. Foliküler tiroid kanserleri, papiller tiroid kanserleri gibi farklılaşmış tiroid kanserleri grubundandır.
Foliküler tiroid kanseri Read More »
Tiroid kanseri tiroid dokusundan kaynaklanan kanselerdir. Sessiz ve yavaş ilerleyeni olduğu gibi, hızlı ve agresif seyirli olanları da vardır. Tiroid kanserleri tiroid foliküler hücreleri veya C hücreleri kaynaklıdır.
Medüller tiroid kanseri, tiroid bezinin C hücrelerinden köken alan bir tümörüdür. Tüm tiroid kanserlerinin %5-10’u medüller tiroid kanserleridir. Bu kanser türlserinin yaklaşık %75’i rastgele görülürken, %25’ise ailesel gelişim gösterir.
Medüller tiroid kanseri Read More »
Tiroid foliküler adenomu, tiroid bezinin sık karşılaşılan iyi huylu tümörüdür. Tiroid bezinde sert bir nodül veya mevcut nodülde büyüme veya tiroidit şeklinde tespit edilebilirler. Tiroid nodüllerinin çok az bir kısmı elle hissedilebilirken, çoğunluğu ultrasonografi ile tesadüfen keşfedilir. Bu nodüller genellikle semptom göstermezler.
Tiroid foliküler adenomu Read More »
Hurthle hücreli tiroid karsimonu, tiroid dokusundaki hücelerden birisi olan foliküler hücrelerden kaynaklanan bir kanser türüdür. Nedeni tam olarak bilinmemektedir. Tiroid kanseri riskleri olan baş ve boyun bölgesine radyasyon alma öyküsü, aile öyküsü ve mevcut tiroid hastalıklarının dönüşümü sebepleri arasında sayılabilir.
Hurthle hücreli tiroid karsinomu Read More »
Tiroidin farklılaşmamış kanserleri ailesinden olan anaplastik tiroid kanseri, tiroid kanserlerinin %2-3’ünü oluşturur. Oldukça agresif ve kötü prognozlu bir kanser türüdür. Hatta dünya çapında en ölümcül kanserlerdendir.
Anaplastik tiroid kanseri Read More »
Tirod bezi boyunda trakeanın ön yüzüne yapışık ve simetrik iki lobdan oluşan bir endokrin organdır. Tiroid bezinin her bir lobu lobüllere ayrılmıştır. Bu lobüller folliküllerden oluşmaktadır. Folliküllerin içerisindeki kolloid madde tiroglobulindir. Tiroblobulin, aminoasitlerden oluşan büyük bir glikoproteindir.
Tiroglobulin nedir? Read More »
Tiroid hormonlarının salgılanması için anahtar rolündeki tirotiropin (TSH) hipofiz bezinden salgılanır. TSH salgılanması hipotalamustan tirotropin releazing hormon (TRH) salgılanmasıyla uyarılır. TSH salgılanması vücudumuzun doğal diurnal ritmine bağlı olarak genellikle gece yarısı ile saat 04:00 arasında pik yapar.
Tiroid stimüle edici hormon (TSH) veya tirotropin nedir? Read More »
Genellikle yaşlı kadın hastalarda görülen bir hastalıktır. Sıklıkla tiroid hormonlarının yüksekliği ile seyreder ve hipertiroidizmin en sık nedenlerinden birisidir. Ancak bu hastalarda daha önce var olan nodüllerin tiroid hormonlarında artışa sebep olmayarak ilerlediği ve zamanla değişim gösterdiği söylenebilir.
Toksik multinodüler guatr veya Plummer hastalığı Read More »
Bazı tiroid hastalıklarının teşisinde raydoaktif iyot (I-123) kullanılır. I-123, 13 saat yarı ömrü olan, x-ışını ve gama fotonları yayan, doku hasar yapmayan bir izotop olarak tarif edilir. I-123 bulunamadığı durumlarda düşük doz I-131 de kullanılabilmektedir. İyot-123 ile birlikte teknesyum kullanılarak radyonüklid görüntüleme de yapılmaktadır.
Radyoaktif iyot alımı nedir? Read More »
Ektopik tiroid doğuştan tiroid hormon yetersizliği olan konjenital hipotiroidizmin sebeplerinden birisidir. Tiroid gelişim bozukluğudur. Ektopik gebeliğin sebeplerinin tamamına yakını embriyolojik dönemdeki genetik mutasyonlardır.
De Quervain tiroiditi ağrılı tiroiditler sınıfındadır. Diğer adları subakut tiroidit, subakut nonsüpüratif tiroidit, dev hücreli tiroidit ve subakut granülomatöz tiroidittir.
De Quervain tiroiditi Read More »
Riedel tiroiditi, farklı metinlerde Riedel struma veya kronik invaziv fibröz tiroidit olarak da isimlendirilebilmektedir. Tiroid bezi ve etrafındaki yapıların fibrotik bir yapıda tutulmasıyla, ses kısıklığı ve yutma güçlüğü gibi semptomlar oluşturan bir tablodur.
Non toksik guatrın en sık sebebi iyot yetersizliğidir. İnflamatuvar veya kanser gibi sebeplerle pek görülmez. Tiroid hormonları hipofiz bezinden TSH salgılanmasıyla uyarılarak salgılanır. Tiroid ütetiminin yetersiz olduğu durumlarda TSH salgılanması artar ve tiroid bezi daha fazla çalışır.
Non toksik (Zehirsiz) guatr Read More »
Tiroid bezi çeşitli nedenlerle büyüyebilir. Normalde erkeklerde kadınlardan biraz daha büyüktür. Tiroid bezi aşırı büyür ve boyundan aşağıya göğüs kemiğinin arkasına doğru ilerlerse, buna retrosternal guatr denir. Guatr gelişme ihtimali erkeklere göre en az 4 kat daha fazladır.
Guatra genel bakış Read More »
Pendred sendromu, guatr ile birlikte işitme kaybının da görüldüğü bir sendromdur. Pendred sendromu, pendrin proteinini kodlayan gende mutasyon ile oluşan otozomal resesif bir genetik hastalıktır.
Pendred sendromu ve tiroid Read More »
Tiroid bezi boynun ön tarafında yer alan bir endokrin organdır. Kelebek şeklindedir. Üst trakeada, ikinci ve üçüncü trakea halkalarının, göğüs kemiğinin isthmusu ile birleştiği yerdedir ve beşinci trakeal halkaya kadar uzanır.
Tiroid bezi hakkında genel bilgiler Read More »
Potasyum iyodür, Dünya Sağlık Örgütü’nün temel ilaçlar listesinde yer alan, tiroid hormonu üretimini etkileyen bir ilaç ve besin takviyesidir. Kimyasal yapısı KI şeklindedir. Genellikle tiroid bezini korumak için kullanılır.
Potasyum iyodür ve tiroid Read More »
Substernal guatr durumlarında, etraf dokulara baskı varsa, kozmetik bozukluğa sebep oluyorsa veya malignite düşünülüyorsa tedavi cerrahidir. Etraf doku ve organlara baskı olması acil cerrahi tedavi uygulanmasına sebep olur.
Substernal tiroidektomi nedir? Read More »
Tirotropin salıverici hormon (TRH) beyinde hipotalamustan sentezlenir. Doğrudan hipofiz bezine iletilir. Hipofiz bezinde tiroid stimule edici hormon (TSH) sentezini ve salgılanmasını kontrol eder.
Tirotropin salıverici hormon (TRH) nedir? Read More »
Tiroid bezi, boynumuzda trakeanın önünde ve göğüs kemiğine yakın yerleşimli en büyük endokrin organmızdır. 20-30 gr ağırlığındadır. Tiroid hormonlarının salgılanmasını sağlar. Normalde elle hissedilemez.
Diffüz toksik guatr nedir? Read More »
Graves hastalığı tiroid hormonlarının artması ve dokulara zarar vermesi sebebiyle gelişen hipertiroidizmin ve tiroktoksikozun en sık nedenidir. Har yaşta görülebilse de en sık 20-50 yaş arasında görülür. Kadınlarda erkeklere göre 5 kat daha fazla görülür.
Tirodektomi tiroid bezinin cerrahi yollarla çıkartılmasıdır. Tiroid bezinin tamamının çıkarılmasına total tiroidektomi, bir kısmının çıkartılmasına parsiyel tiroidektomi denir.
Tiroidektomi nedir ? Read More »
Hashimoto tiroiditi, tiroid bezinin hücrelerine karşı bağışıklık sisteminin olumsuz yanıt göstermesi nedeniyle tahribata sebep olması nedeniyle gelişmektedir.
Hashimoto tiroiditi (Kronik otoimmün tiroidit veya kronik lenfositik tiroidit) Read More »