Tat alma bozukluğu

Tat alma duyusu koku duyusu ile güçlendirilerek yiyeceklerin tadını ve lezzetini algılamada yardımcıdır. Birlikte değerlendirilmeleri gerekmektedir. Tat bozukluğu olduğunda hastaların yiyeceklerin tadını alabilmek için daha fazla şeker ve tuz kullandıkları ve bu sayede diyabet ve hipertansiyon hastalıklarında artış görülebilmektedir. 

Tatlar acı, ekşi, tuzlu, tatlı ve umami olmak üzere beş çeşittir. Tat hissi dilimizde ve yumuşak damakta dağınık vaziyetteki yaklaşık 10 bin civarındaki tat tomurcukları üzerindeki tat reseptörleri ile algılanarak beyne iletilir. Tat tomurcukları tonsillere ve yemek borusu girişine kadar yayılmıştır. Tat tomurcuklarındaki reseptörlerin aldığı tat bilgisi birçok nöronu kullanarak beyne iletilir. Tat tomurcuklarının üzerindeki hücreler 10-20 günde bir yenilenmektedir. Her tat tomurcuğu yanlızca bir tada karşı özelleşmiştir. Yüksek miktarda karışık tat maddesi ile karşılaştıklarında birden fazla tadı algılayabilirler. Tat duyusundaki anormallikler bu tat alma yolunda meydana gelen patolojiler sebebiyle oluşur.  

Tat alma bozuklukları hissedilen duruma göre farklı olarak isimlendirilmişlerdir: 

  • Disguzi; tat alma duyusundaki bozukluğun genel adı  
  • Meteroguzi; yiyecek ve içeceklerden farklı tat alma  
  • Aguzi; tat alma duyusunun tamamen kaybolması  
  • Hipoguzi; tat alma duyusunun keskinliğinin azalması  
  • Kakoguzi; daha önce güzel tat alınan stimuluslardan hoşa gitmeyen, kötü tat alınması 
  • Fantoguzi; tat stimulasyonu olmadan tadın algılanması.   

Tat kaybı neden oluşur? 

Tat kaybına birçok neden yol açabilmektedir. Genellikle yaşlanma ile küçülen tat hücreleri acı ve ekşi tatlarda zayıflamaya başlar. Genellikle yaşlanma sebeiyle kısmi tat kaybı oluşur.  

Ağız ve yutak mukozasındaki enfeksiyonlar tat bozukluğuna yol açabilir. Enfekte materyal veya toksinlerin birikimi, bölgedeki kan akımının azalması veya tükürük salgılanmasındaki bozulma tat alma duyusunu olumsuz etkilemektedir. 

Bazı sistemik hastalıklar da koku kaybı ve tat kaybına yol açmaktadır. Örneğin böbrek yetmezliği hastalarında üre yüksekliği, herhangi bir sebep olmadan tat algılanmasına (fantoguzi) yol açabilmektedir. Diyabet hastalarında da diyabetik nöropati ile ilişkili tat bozukluğu görülmektedir. 

En sık tat bozukluğu yapan nedenler: 

  • Ağız ve çevresinin enfeksiyonları 
    • Kandidiyazis 
    • Gingivit 
    • Herpez simplex 
    • Periodonitis 
    • Sialadenit 
  • Bell’s paralizi 
  • İlaçlar 
  • Travma 
  • Cerrahi sonrası  
    • Kulak cerrahisi 
    • Bronkoskopi 
    • Laringoskopi 
    • Tonsillektomi 
    • Beyin ameliyatları  
    • Genel anestezi uygulaması sonrası 
  • Sistemik hastalıklar 
    • Pernisiyöz anemi 
    • Chron hastalığı 
    • Gastroözofageal reflü: En yaygın tat bozukluğu nedenlerindendir. 
  • Oral uygulamalar 
    • Protezler 
    • Dolgu materyalleri 
    • Diş protezleri 
  • Dental prosedürler 
    • Diş çekimi 
    • Kanal tedavisi 
  • Yaş 
  • Beslenme faktörleri 
    • Vitamin eksikliği (B1 ve B12 vitaminleri eksikliği) 
    • Element eksikliği (Çinko ve bakır) 
    • Yetersiz beslenme 
    • Kronik böbrek yetmezliği 
    • Karaciğer hastalıkları 
    • Kanserler 
    • HIV hastalığı 
  • Tat yollarındaki tümör ya da lezyonlar 
    • Ağız kanserleri 
    • Kafa tabanı tümörleri 
  • Toksik kimyasallar 
    • Benzen 
    • Benzol 
    • Karbon disülfid 
    • Klorin 
    • Etil asetat 
    • Formaldehit 
    • Hidrojen selenit 
    • Boya çözücüler 
    • Sülfürik asit 
    • Trikloretilen  
  • Endüstriyel ajanlar 
    • Krom 
    • Kurşun (Metalik tada neden olabilir) 
    • Bakır (Metalik tada neden olabilir) 
    • Çinko (Metalik tada neden olabilir) 
  • Baş ve boyunda radyasyon uygulamaları 
  • Pestisitler 
    • Organokloridler 
    • Organofosfatlar 
    • Karbamatlar 
  • Psikiyatrik durumlar 
    • Depresyon 
    • Anorexia nervosa 
    • Bulimia 
  • Epilepsi (tat aurası dönemi) 
  • Migren (Tat aurası dönemi) 
  • Sjögren’s sendromu 
  • Endokrin bozukluklar 
    • Adrenokortikal yetmezlik 
    • Cushing sendromu 
    • Panhipopituitarizm 
    • Pseudohippituitarizm 
    • Kallmann sendromu 
    • Turner sendromu 

Tat ve koku bozukluğuna neden olan ilaçlar: 

  • Antibiyotikler 
    • Ampisilin 
    • Azitromisin 
    • Siprofloksasilin 
    • Klaritromisin 
    • Griseofulvin 
    • Metronidazol 
    • Ofloksasin 
    • Tetrasiklin 
  • Antikonvülzanlar 
    • Karbamazepin 
    • Fenitoin 
  • Antidepresanlar 
    • Amitriptilin 
    • Klomipramin 
    • Desipramin 
    • Doksepin 
    • İmipramin 
    • Nortriptilin 
  • Antihistaminik ve dekonjestanlar 
    • Klorfeniramin 
    • Loratidine 
    • Pseudoefedrin 
  • Antihipertansifler 
    • Asetazolamid 
    • Amilorid 
    • Betaksazol 
    • Kaptopril 
    • Diltiazem 
    • Enalapril 
    • Nifedipine 
    • Nitrogliserin 
    • Propranolol 
    • Spironolakton 
  • Antiinflamatuarlar 
    • Kolşisin 
    • Deksametazon 
    • Altın 
    • Hidrokortizon 
    • Penisilamin  
  • Antimanik ilaçlar 
    • Lityum 
  • Antineoplastikler 
    • Sisplatin 
    • Doksarubisin 
    • Metotreksat 
    • Vinristin 
  • Antiparkinson ilaçlar 
    • Levodopa 
  • Antipsikotikler 
    • Klozapin 
    • Trifloperazin 
  • Antiroid ilaçlar 
    • Methimazol 
    • Propiltiourasil 
  • Lipid düşürücü ilaçlar 
    • Fluvastatin 
    • Lovastatin 
    • Pravastatin 
  • Kas gevşeticiler 
    • Baklofen 
    • Dantrolen 

 

Scroll to Top