Paratiroid karsinomu

Paratiroid karsinomu

Yazı içeriği

Paratiroid bezleri boyunda tiroid bezinin arkasında üst ve altta iki çift olmak üzere dört adet endokrin bezden oluşur. Her biri 30-40 gr olan bu endokrin bezlerin nadir görülen hastalıklarından bir tanesi paratiroid karsinomudur. Paratiroid bezi kan kalsiyum düzeyinin dengede tutulması fonksiyonuna sahiptir. Ayrıca D vitamini ve fosfat dengesinde de önemli rolü vardır.   

Paratiroid karsinomu oldukça nadir görülen endokrin kanserlerden birisidir. Paratiroid bezlerinin parankim hücrelerinin kanseridir. Hiperparatiroidinin nadir nedenleri arasında yer alırlar. Hiperparatiroidi hastalarının ancak yaklaşık %1’inde paratiroid karsinomu görülebilmektedir. Hastalık genellikle hiperkalsemik kriz, peptik ülser, kemik hastalığı, renal taş oluşumu gibi kalsiyum metabolizması bozuklukları ile görülür. Bu nedenle sık sık tekrarlayan böbrek taşı öyküsü olan hastalarda ve renal kolik tarzı ağrı şikayetlerinde hiperkalsemi ve paratiroid karsinomu akla getirilmelidir. Özellikle kan kalsiyum düzeyleri 15 mg/dL’nin üzerindeki hastalarda paratiroid bezleri de değerlendirilmelidir. 

Paratiroid karsinomunun kadın ve erkeklerde görülme sıklığı eşittir. Paratiroid karsinomu hastalarında serum kalsiyum seviyeleri yüksek (>14mg/dl), kan parathormon seviyeleri yüksek (genelde 1000ng/dl üzeri), böbrek taşları ve kemikte Brown tümörler görülür. Bu hastalar nadiren asemptomatik olabilir. Paratiroid karsinomunda 5 yıllık sağkalım ortalama %80, 10 yıllık sağkalım ise yaklaşık % 50 kadardır.  

Paratiroid karsinomunun teşhisi öncelikle ultrasonografi ile başlar. Ardından şüpheli durumlarda sintigrafi ve ince iğne aspirasyon biyopsisi ile tanı konur.   

Paratiroid karsinomu cerrahi tedavi ile %93-97 oranında tamamen tedavi edilebilmektedir. Nadiren tekrarlayan cerrahi tedaviye ihtiyaç olabilir. Teşhisinde gecikme olan paratiroid karsinomu vakaları bazen agresif seyrederek hızla tiroid bezine, boyuna, akciğerlere ve kemiklere metastaz yapabilmektedir.  

 

Scroll to Top