Mide Ülseri (Peptik Ülser)
Mide iç yüzeyini kaplayan zarın çeşitli nedenlerle aşınmasına bağlı gelişen yaralardır. Sık karşılaşılan bir durumdur. Uygun şekilde tedavi olmazsa ciddi komplikasyonlar gelişebilir.
Mide ülseri midenin herhangi bir bölümünde farklı büyüklük ve derinliklerde gelişebilir. Ülser duodenumda (midenin ince bağırsağa bağlandığı ince barsak bölümü, on iki parmak bağırsağı) gelişirse duodenal ülser adını alır. Genellikle belirtiler mide ülseri ile aynıdır. Tedavileri de benzerdir.
Mide ülseri, mide asit salgısının artmasının ve mukus salgısının azalmasının bir sonucudur. Buna neden olan olaylar farklı olmakla birlikte halen dünya genelinde önemli bir hastalık, ekonomik kayıp nedenidir. En önemli ve hayati risk oluşturan komplikasyonları kanama ve mide delinmesidir.
Hem mide ülseri hem de duodenal ülser görülme sıklığı yaşla birlikte artar.
Mide ülseri, peptik ülser nedenleri nelerdir?
- Helicobakter pylori (en sık rastlanan nedendir, kirli gıdalarla bulaşır, bir kısmı belirti vermeden uzun süre vücutta kalabilir)
- Bazı ağrı kesiciler (aspirin ve ibuprofen gibi non-steroidal anti-inflamatuarlar (NSAID), mide ve duodenumda ülser gelişimine zemin hazırlar)
- Stres (doğrudan ülser yapmaz, fiziksel ya da psikolojik stres nedeniyle ülser gelişebilir),
- Sigara kullanımı,
- Alkol tüketimi,
- Kafein tüketimi,
- Kemoterapi,
- Radyoterapi,
- Uzun süre kortikosteroid tedavisi alımı,
- Aşırı tuz tüketimi,
- Besinlerin iyice çiğnenmeden yutulması (sindirebilmek için mideden daha fazla asit salgılanacaktır,
- Uzun süre aç kalmak,
- Yoğun iş temposu.
Mide ülseri, peptik ülser belirtileri nelerdir?
- Yanma: En yaygın belirtidir. Karnın üst kısmında görülür.
- Karın ağrısı: Mide ülserlerinin bir kısmında ağrı olmaz.
- Karnın üst bölgesinde görülür.
- Mide boşken, geceleri veya yemeklerden 2-3 saat sonra ortaya çıkar.
- Genelde yanma ile birlikte kemirici tarzda bir ağrıdır.
- Geceleri uykudan uyandırmaz (duodenal ülser uyandırabilir).
- İleri yaşlarda ağrı daha sık görülür.
- Birkaç dakikadan birkaç saate kadar sürebilir.
- Antiasitlerle geçici olarak hafifler, ülser tedavi edilmezse tekrarlar.
- Hazımsızlık,
- Kusma ile rahatlayan bulantı hissi,
- İştahsızlık,
- Kilo kaybı,
- Göğüste ağrılı yanma hissi,
- Bazen yağlı yemeklerden sonra geğirme hissi,
- Şişkinlik.
- Bir komplikasyon olarak kanama, mide delinmesi belirtileri olabilir.
Ne zaman sağlık kuruluşuna başvurmalıyım?
Mide ülseri belirtileri olan herkes, bir komplikasyon gelişmeden sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Mide ülseri erken evrede kolayca tedavi edilebilirken, ileri dönemde tedavi uzamakta, delinme kanama gibi komplikasyonlar gelişebilmektedir.
- Ağızdan taze kan gelmesi,
- Gayta renginin siyahlaşması,
- Şiddetli, giderek artan karın ağrısı olması durumunda ülser komplikasyonları riski nedeniyle acilen bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız.
Mide ülseri, peptik ülser tanısı
İyi bir anamnez ve fizik muayene mide ülserinden şüphelendirir ancak kesin tanı koydurmaz.
Mide ülseri tanısı için gerekli testler şunlardır:
- Endoskopi: Yemek borusu, mide ve duodenumun gözle görülmesi yöntemidir. Hastanın ağzından esnek bir boru vasıtasıyla girilir. Kısa süren bir testtir ancak kesin tanı koydurucudur.
- Mide baryum grafisi: Hastaya baryum içirilir, baryum geçtikçe mide ve duodenumun yapısı izlenir.
- Biyopsi: Endoskopi yapılan hastalardan biyopsi örnekleri de alınır. Mide ülseri dışında kanser hastalığının önceden tanısı açısından da faydalıdır.
- Kan testleri: Kansızlık gibi olası kanama belirtilerinin tanısında kullanılır.
- Gayta testi: Kanama gözle görülmeyecek düzeyde ise gizli kanamaları gösterir.
- Helicobacter pylori testleri:
- Histolojik testler: Endoskopi işlemi esnasında biyopsi örnekleri alınır. Bu örneklerde bakteri varlığı araştırılır.
- Hızlı üreaz testi: Endoskopi sırasında alınan biyopsi materyali üre içeren özel bir sıvıya atılır. Burada bakteriler üreyi amonyağa çevirir ve pH artar. pH indikatörü sıvıyı kırmızı renge çevirir.
- Üre nefes testi: Hastaya üre içeren izotopların olduğu özel bir sıvı ya da tablet içirilir. Bakteri bu sıvıyla temas edince üreyi karbondioksit ve amonyağa dönüştürür. Hasta bir tüpe veya balona üfler. Tüp veya balondaki solunan havanın incelenmesinde işaretli izotoplar bulunursa bakteri varlığına işarettir.
- Kan testi: Bakteriye karşı gelişen antikorlar incelenir.
- Gayta testi: Bakteri antijenleri bakılır.
Mide ülseri, peptik ülser tedavisi
Mide ülserlerinde tedavinin esası ilaç tedavisi ve yaşam-yeme alışkanlıklarının düzenlenmesidir. Bazı durumlarda cerrahi tedavi uygulanabilir.
Çoğu mide ülseri ilaç tedavisi ile birkaç ay içinde iyileşir. Bazen tedavi süresi uzayabilir.
Mide ülserinde kullanılan ilaçlar:
- Antibiyotik: Özellikle helicobacter pylori bakterisinin tespit edildiği mide ülseri tedavisinin en temel ilacı uygun antibiyotiktir. Genellikle ikili antibiyotik ve proton pompa inhibitörü üçlü kombinasyonu tercih edilir. Antibiyotik olarak amoksisilin, metranidazol veya klaritromisin verilebilir. Antibiyotikler ağızda metalik bir tat, ishal veya bulantı yapabilir. 4 haftalık antibiyotik tedavisi sonrası helicobacter pylori araştırması yenilenir. Halen bakteri varlığı devam ediyorsa farklı antibiyotik seçenekleri denenebilir.
- Proton Pompa İnhibitörleri: Mide asit salgısını azaltmayı amaçlar. Bu sayede mide ülserinin daha fazla asit ortam ile karşılaşması engellenmiş, iyileşme hızlandırılmış olur. Omeprazol, pantoprazol, lansoprazol kullanılabilir. Tedavi genellikle 4-8 hafta sürer. Bazı hastalarda karın ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal, kabızlık görülebilir, ancak genellikle hafif seyreder.
- H2 Reseptör Blokerleri: Mide asit salgısının azaltılması hedeflenir. Ranitidin sık kullanılır. Ciddi bir yan etki görülmez.
- Antiasitler: Midenin salgıladığı hidroklorik asidi nötralize eder, asitliği azaltır. Böylece mide mukozasının daha fazla asit içeriğe maruz kalması engellenir. Ülser ağrısını hafifletir, iyileşmeyi kolaylaştırır, nüksü önler, bazıları mide yüzeyini koruyucu bir tabaka ile kaplayarak ülserli alanı asit tahribatından korur. Alüminyum hidroksit, magnezyum hidroksit, alüminyum karbonat, kalsiyum karbonat, sodyum bikarbonat, hyrdrotalcite bu amaçla kullanılabilir. Antiasitler, belirtiler başladığında, yemeklerden sonra veya yatmadan önce alınabilir.
Yaşam alışkanlıklarının düzenlenmesi:
- Sigara ve alkolden uzak durmak,
- Kahve ve çay tüketmemek,
- Aspirin ve NSAID ağrı kesiciler kullanmamak, bunların yerine parasetamol gibi ağrı kesicileri tercih etmek,
- Mide ağrısını artıran yiyecek ve içeceklerden uzak durmak,
- Dinlenmek ve uyku düzenine dikkat etmek,
- Az yemek yemek,
- Öğün sürelerine uymak, kısa aralıklarla veya uzun aralıklarla yemek yememek,
- Posalı meyve sebzeleri tercih etmek,
- Aşırı baharatlı, tuzlu, salamura gıdalardan uzak durmak,
- Asitli içecekleri tüketmemek,
- Çok sıcak, çok soğuk yiyecek ve içeceklerden uzak durmak,
- Yemekleri yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yemek.
Mide ülseri için bitkisel destek:
- Meyan kökü: Ülseri iyileştirici özelliği vardır, bazı ilaçların bileşiminde de kullanılır.
- Zerdeçal: Mide asidini azalttığı, pepsin salgısını artırdığı, serbest oksijen radikallerini azalttığı ve ülser tedavisine destek olduğu yönünde çalışmalar vardır.
- Damla sakızı: Mide asit salgısını azalttığı bildirilmektedir.
- Lahana: Mide ülserinde iyileşmeye destek olduğu bildirilmektedir.
Cerrahi Tedavi:
- İlaç tedavisi başarısız,
- Kanamalı,
- Mide delinmesi,
- Tıkanıklık gibi komplikasyonları,
- Mide kanseri olan hastalarda mide ülseri için cerrahi tedavi uygulanabilir.
Cerrahi tedavide midenin bir kısmı, sadece yara olan alan, duodenum çıkarılabilir. Bazı hastalarda mide asit salgısını uyaran vagus siniri alınabilir.
Mide Ülseri Komplikasyonları
Mide ülserleri çoğunlukla komplikasyon göstermez. Ancak düzgün tedavi almayan, yaşam tarzını düzeltmeyen, beslenme alışkanlıklarına dikkat etmeyen hastalarda mide ülserleri bazen hayatı tehdit eden komplikasyonlar gösterebilir.
Mide ülserlerinin olası komplikasyonları şunlardır:
Kanama:
Mide ülserlerinin en sık görülen komplikasyonudur. Çoğu mide ülseri kanamaları hasta tarafından fark edilmez. Yavaş yavaş ve uzun süre kanamalar kansızlık nedeni olabilir. Bu durum halsizlik, solunum problemleri, çabuk yorulma gibi şikayetlerle başvuran hastalarda yapılan kan sayımlarında tespit edilebilir.
Mide ülserlerinde kanama mide-bağırsak sisteminin içine olur. Yemek borusuna yakın bölgede olan ve daha bol miktarda kanamalarda, bazen ağızdan kan gelebilir. Ağızdan kırmızı veya koyu, siyah kan gelmesi durumuna hematemez denir. Koyu, siyah renk kanın midede bekleyip salgılara maruz kalmasına bağlıdır.
Bazı mide ülseri kanamalarında, özellikle ince bağırsağa yakın mide bölgelerindeki kanamalarda, kan bağırsağa geçer. Gayta siyah renkli ve yapışkandır. Buna melena denir.
Mide ülseri kanamaları, sadece kansızlığa neden olmaz. Erken dönemde tanı konulmayan ve gerekli tedavi yapılmayan kanamalar ilerleyen dönemde şok tablosunun gelişmesine neden olabilir.
Mide ülseri kanamalarının tedavisinde endoskopik uygulamalar, bazen röntgen ışını eşliğinde tedaviler, bazen de cerrahi müdahale gerekebilir. Kaybedilen kan miktarına bağlı olarak kan nakli yapılabilir.
Perforasyon:
Çok nadir görülür. Ancak mide ülserinin derin tabakalara kadar ilerlediği ve beraberinde NSAID kullanımı gibi durumlarda mide zarı delinebilir. Mide içeriğinin karın içine boşalmasına bağlı olarak şiddetli karın ağrısı olur. Bu durum acil cerrahi müdahale gerektirir. Aksi takdirde karın zarı iltihabı (peritonit) ve kana mikrop bulaşması tablosu (sepsis) gelişebilir. Bu durum hayati tehlike arz eder.
Tıkanma:
Bazı mide ülserleri daha geniş bölgeye yayılır ve mide mukozasında ödeme yol açar. Bazı mide ülserlerinde ise hastalığın kendisine veya uygulanan cerrahi işlemlere bağlı olarak skar dokusu ve daralmalar yapar. Gerek skar dokusu, gerekse ödem mide boşluğunun daralmasına, gıdaların boşluktan geçişinin durmasına neden olabilir. Karında şişkinlik, dolgunluk, çok az yemeye rağmen çabuk doyma, bulantı, kusma atakları ile kendini gösterebilir. Endoskopi uygulanabilir. Proton pompa inhibitörleri, H2 reseptör antagonistleri kullanılabilir. Skar dokusunun tedavisi için cerrahi müdahale gerekebilir.
Mide kanseri:
Mide kanseri mide ülserinin bir komplikasyonu olarak görülmez. Ancak uzun süre devam eden mide ülserleri, hücre yenilenmesini bozabilir, anormal hücre gelişimine bağlı olarak mide kanseri oluşabilir.
Fotoğraf: Yeditepe üniversitesi