Kabızlık her yaştan insanı etkileyebilen, ileri derecede katı veya nadiren dışkı çıkarılması olarak ifade edilebilir. Kabızlığı değerlendirirken dışkılama sıklığı, dışkılamanın zor olup olmadığı, dışkının katılık seviyesi ve dışkılama sonrasında tam rahatlama hissedilip hissedilmediği önemlidir.
Normal sindirim sürecinde ortalama 3 günde bir dışkılama beklenir. Bağırsak hareketlerine ve yeme alışkanlıklarına bağlı olarak bu 5 güne kadar gecikebilir. Kabızlığın şiddeti kişiye göre değişebilir. Bir kişi için rahatsızlık veren kabızlık durumu başka birisi için sorun teşkil etmeyebilir.
Kabızlık için genel kanılara göre:
- Haftada 3 defadan daha az dışkılama olması
- Dışkılamaların dörtte birinde ıkınma, sert dışkı çıkarma ve tam boşalma hissi olmaması yeterli belirtiler olarak gözlemlenmiştir.
Kabızlık çoğunlukla beslenme bozukluğu, hareketsizlik ve dışkılama alışkanlığı bozukluğu sebebiyle oluşmaktadır. Alınan gıdaların yeterli lif içermemesi, yeterli sıvı almama veya sindirim kapasitesinin üzerinde aşırı beslenme durumları kabızlığı kolaylaştırır. Sürekli oturarak çalışanlar, sedanter yaşam veya yatalak hastalarda hareketsizlik bağırsak hareketlerini kısıtlayacağı ve bağırsağın boşalma eylemini kolaylaştırmayacağı için kabızlığın görülmesi belkenir. Özellikle uzun süren yolculuklardan sonra kabızlık oluşması sık görülür. Ayrıca bağırsakların düzenli çalışmasına rağmen rektuma geşen dışkının atılmasını geciktiren ve istemli yapılan bu geciktirmeler dışkının rektumda birikmesine ve arkasından gelenlerin üzerine eklenmesine neden olmaktadır. Bu birikimler zamanla hem dışkılamayı daha da zorlaştırmakta, hem de bekleyen dışkının taşlaşmasına neden olmaktadır. Bu nedenle dışkı alarmı hissedildiğinde geciktirilmeden tuvalete gidilmelidir.
Tuvalet alışkanlığı çocukluktan itibaren düzenli edinilmesi gereken önemli bir husustur. Çocukken sık sık kabız olan ve ağrılı dışkılama yapan bireylerde küçüklükten itibaren dışkılamaya tepki oluşabilmektedir. Özellikle hijyenik tuvalet ortamı bulunmayan okullarda çocukların tuvalete gitmek istememesi ve eve kadar beklemeyi tercih etmeleri bu geciktirme alışkanlığının çocuğa doğal olarak öğretilmesini sağlamaktadır. Gecikme ile zorlu dışkılama ve ağrılı dışkılama oluşması doğaldır. Beklenen ağrı hissi geciktirmeye ve kısır döngüye sebep olmaktadır. Bu kişilerde genelde anal ağrıya sebep olan çatlak, fissür veya hemoroid görülebilmektedir.
Yeterli su içmemek dışkı içeriğinin katılaşmasın sağlayarak kabızlığa neden olabilir. Her yaşta yeterli su içme alışkanlığı edinilmesi kabızlığı da önleyecektir. Su yerine alınan çay gibi sıvıların diüretik etkisi nedeniyle daha fazla sıvı kaybına neden olma ihtimali unutulmamalıdır. Yetli sıvı alımından kasıt doğrudan su içmektir.
Kafeinli içecekler bağırsak hareketlerini yavaşlatacağı için dışkının bağırsakta bekleme süresi uzamakta ve katılaşmasına sebep olmaktadır. Genellikle ishal olan kişilerin halk arasında kahve içmeye teşvik edilmesi bu yüzdendir. Sık kabız olan kişilerin kafeinli içecekleri azaltması kabızlığın daha seyrek görülmesini sağlayabilir.
Kabızlık sorunu yaşayan kişilerin ilk fırsatta laksatif kullanmaya yönelmesi bağırsaklarının kendiliğinden dışkıyı atma yeteneklerinin zayıflamasına ve sürekli bu tür ilaçları beklemesine sebep olabilmektedir. Bağırsak tembelliği olarak da tarif edilen bu durum kronik kabızlık sorunlarını kolaylaştırabilir. Laksatif alınmasına rağmen kabızlığın çözülmemesi zamanla laksatiflere tolerans geliştirmesi olarak ifade edilir. Bağırsaklar laksatiflerden zamanla etkilenmemeye başlamaktadır. Laksatifler sadece diğer tedbirlerle çözülemeyen kabızlık durumlarında nadiren tercih edilmelidir. 5 günden kısa süren kabızlıklarda laksatifler etkili olabilirken, 5-7 gün ve üzerindeki kabızlıklarda dışkı rektumda sertleşmiş olabileceğinden dolayı lavman yapılması daha uygun olacaktır. Bu yüzden tüm kabızlıklarda laksatif kullanılması sorunu çözmeyebilir.
Akut kabızlık
Geçmişinde sağlıklı olan kişilerde yeni başlayan kabızlık haline akut kabızlık denilir. Bu hastalarda kabızlık ilerleyici ise ciddi bir hastalığın belirtisi olabilir.
Akut kabızlık yaşlılarda genellikle feçes taşları sebebiyle oluşur. Çoğunlukla yatalak olan veya sık sedatif ilaç kullanan, zayıf ve güçsüz hastalardır. Dışkı rektumda taşlaşmış ve kanalı tıkamıştır. Dışkının bu feçes taşının etrafından geçerek dışarıya taşması yanlışlıkla ishal olarak değerlendirilebilir. Bu hastalarda şiddetli rektal rahatsızlık görülür.
Ayrıca rektum veya kalın bağırsak tümörleri, mezenterik damar tıkanıklıkları, ağrılı rektal lezyonlar, ilaçlar, bağırsak tıkanıkları, üriner sistem hastalıkları, nörolojik bozukluklar ve bir takım sistemik hastalıklar da akut kabızlık nedeni olabilir.
Kronik kabızlık
Bozuk yemek alışkanlıkları, kötü tuvalet alışkanlığı, yetersiz sıvı alımı, egzersiz eksikliği, kullanılan ilaçlar ve laksatifler kronik alışkanlıklara bağlı kabızlık olarak ifade edilebilir.
Birbirini izleyen kabızlık ve ishal sert dışkılama ile birlikte olduğunda daha çok irritabl bağırsak sendromu hastalığında görülmektedir.
Kabızlık bazen anksiyete veya depresyon belirtisi olarak da görülebilir. Bu durumda gastrointestinal sistem belirtilerine rastlanmaz.
Kronik kabızlık durumlarında çoğu zaman hastalarda dışkılama hissinin sürekli baskılandığı veya düzensiz laksatif kullanımından dolayı rektumun duyarsızlaşması geliştiği görülmektedir.Bu hastalarda rektum dışkıyla dolu olsa dahi dışkılama isteği olmayabilir.
Bazı durumlarda anal fissürler veya hemoroidler de dışkılama isteğini baskıladığından kronik kabızlığa neden olabilmektedir.
Bazı hastalarda megakolon hali geliştiğinde tedaviye cevap vermeyen ve uzun süren kabızlık görülebilir.
Kabızlık nedenleri
- Rektal dolum bozuklukları
- Gastrointestinal hastalıklara bağlı durumlar
- Bağırsak lümenini daraltan durumlar
- Tümörler
- İltihabi bağırsak hastalıkları
- Crohn hastalığı
- Ülseratif kolit
- Divertikülit
- Bağırsak fonksiyonlarını bozan durumlar
- İrritable bağırsak sendromu
- Konjenital aganglionik megakolon (Hirschprung hastalığı)
- Bağırsak lümenini daraltan durumlar
- Sistemik hastalıklar
- Gebelik
- Hipertiroidizm
- Hiperparatiroidizm
- Hipokalemi
- Diyabetes mellitus
- Porfiri
- Kurşun zehirlenmesi
- İlaç yan etkileri
- Opiatlar
- Ganglion blokajı yapan ilaçlar
- Antikolinerjikler
- Absorbe olmayan antiasitler
- Antidepresanlar
- Hemanitikler
- Diüretikler
- Gastrointestinal hastalıklara bağlı durumlar
- Rektal boşalma bozuklukları
- Dışkılama refleksi organik bozuklukları
- Anorektal bozukluklar
- Anal ülser
- Anal fissür
- Anal fistül
- Proktit
- Hemoroidler
- Anal sfinkter tonus artışı
- Nörolojik hastalıklar
- Fiziksel inaktivite
- Abdominal kas zayıflığı
- Yaşlılık
- Anorektal bozukluklar
- Dışkılama refleksini bozan organik olmayan durumlar
- Kötü tuvalet alışkanlığı
- Kötü bağırsak ve yeme alışkanlıkları
- Laksatif suistimali
- Psikiyatrik bozukluklar
- Dışkılama refleksi organik bozuklukları