Glikoz tolerans testi

Glikoz tolerans testi

Kan glikoz seviyesinde anormallik olduğu düşünülen hastalarda, riskli durumunun belirlenmesi ve diyabet hastalığının araştırılması için glikoz tolerans testi yapılmaktadır. Glikoz tolerans testi esasen ağızdan alına glikoz testi ile yapılmaktaysa da bazen araştırma amacıyla damardan verilen glikoz ile de yapılmaktadır. Damardan verilen glikoz ile yapılan glikoz tolerans testinin ağızdan yapılan test ile herhangi bir klinik üstünlüğü olmadığı için burada ağızdan glikoz tolerans testi anlatılacaktır. 

Kan glikoz seviyelerindeki anormallik bozulmuş açlık glikozu olarak ifade edilir. Glikoz tolerans testindeki anormallik ile bozulmuş açlık glikozu tip 2 diyabet için risk faktörleridir. Beraberinde yapılan değerlendirmeler ile hastada diyabetes mellitus olup olmaması değerlendirilir. Diyabet tanısı için yeterli veri olması halinde oral glikoz tolerans testi yapmaya gerek olmayabilir.  

Diyabetes mellitus tanısı için: 

  • Bir gecelik açlık sonrasında kan plazma glikozunun 126 mg/dl’nin üzerinde olması ve bunun tekrarlı testlerde de gerçekleşmesi 
  • Hastada diyabet semptomlarının olması 
  • Oral glikoz tolerans testinde 75 mg glikoz yüklemesinden sonra plazma glikozunun 200 mg/dl veya üzerinde olması gerekir. 

Oral glikoz tolerans testi kimlere uygulanmaktadır? 

  • Taramalar sırasında açlık kan glikozu 110-126 mg/dL arasında bulunan kişilere 
  • Diyabet şüphesi bulunan gebelere 
  • Şişmanlığa eşlik eden diyabet veya glikoz tolerans bozukluğunun gösterilmesi için 
  • Genç yaşta açıklanamayan nöropati, retinopati, ateroskleroz, koroner damar hastalığı veya periferik damar hastalığı olanlarda 
  • Travma, cerrahi girişim, miyokard infarktüsü gibi stresli durumlarda hiperglisemi veya glikozüri saptanan kişilerde akut durum geçtikten sonra glikoz metabolizmasını değerlendirmek için. 

Oral glikoz tolerans testi nasıl yapılır? 

Oral glikoz tolerans testi, karbonhidrat intoleransı yapan akut veya kronik hastalıkların şikayetlerine sahip olmayan kişilerde uygulanır. Ayrıca hastanın test sırasında kan glikozunu yükseltecek ilaçları almamış olması gerekir. Oral glikoz tolerans testine başlamadan önce hastanın üç gün süreyle günde en az 150 gr karbonhidrat içeren diyet uygulaması gerekir.  

Oral glikoz tolerans testi geceden en az 10 saatlik açlıktan sonra yapılmalıdır. Bu açlık süresi 16 saati geçmemelidir. Oral glukoz tolerans testi yapılan hasta test boyunca oturmalı ve sigara içmemelidir. 

Hastanın açlık kan glikozu için kan numunesi alınır. Hastanın ağırlığı ölçülerek 1,75 mg/kg veya 75 gr glikoz verilir. Hastada gebelik diyabeti araştırılıyorsa 100 gr glikoz verilir. Hasta bu glikozu şerbet halinde içer. Hastanın glikoz şerbetini içtiği an zaman sıfırlaması yapılır ve süre tutulur. 30. Dakikada, 1. saate, 2. saatte ve 3. saatte kan numuneleri alınır. Oral glikoz tolerans testi normalde 3 saat sürer. Ancak hastada reaktif hipoglisemi şüphesi varsa kan glikozu yükselene kadar test uzatılabilir. 

Anormal oral glikoz tolerans test sonucu nedir?

Sağlıklı bir kişide 2. saatte alınan kan örneğinde kan glikoz düzeyinin 140 mg/dL’nin altında olması beklenmektedir. Glikoz değerinin 140 – 200 mg/dL arasında ölçülmesi bozulmuş glikoz toleransı olarak tanımlanmakta ve bu kişiler ileride diyabet gelişimi için takip edilmesi gereken kişiler olarak tanımlanmaktadır. 2. saat glikoz değerinin 200 mg/dL’nin üzerinde bulunduğu hallerde ise diyabet tanısı konulmaktadır.

Oral glikoz tolerans testi nasıl değerlendirilir? 

Glikoz tolerans testindeki bazı değerlendirmeler hastada diyabet olmayıp glikoz intoleransı durumunu gösterebilir. Glikoz intoleransı yorumu aşağıdaki hallerde yapılabilir: 

  • Eğer hastada açlık glikoz seviyesi diyabet tanısı için gerekli olan seviyenin altında ise 
  • Oral glikoz tolerans testinde 2. saatten sonraki kan glikoz seviyesi normal değerler ile diyabetik değerler arasındaysa 
  • Oral glikoz tolerans testindeki 30. Dakika ve 2. saat arasındaki glikoz seviyeleri normal değerlerden yüksekse 

Gebe olmayan erişkinlerde oral glikoz tolerans testi yapılarak diyabet tanısı konulabilmesi için aşağıdaki durumların tespit edilmesi gerekir: 

  • Çok su içme (pöliüri), çok işeme (polidipsi), kan glikozunun yükselmesi, idrarda keton görülmesi gibi diyabet semptomlarının olması 
  • Açlık kan glikoz seviyesinin birkaç defa ölçümlerde yüksek tespit edilmesi 
  • Açlık glikoz seviyesi diyebat değerlerinin altındaysa oral glikoz tolerans testinde 2. saate kadar ve 2. saateki kan glukozu ölçümlerinin yüksek tespit edilmesi.  

Gebelerde oral glikoz tolerans testi daha önce glikoz intoleransı olduğu tespit edilmemiş gebelerde yapılır. Gebelerde oral glikoz tolerans testi gebeliğin 24. Ve 28. Haftaları arasında yapılır. Gebelerde aç beklenilmeden günün herhangi bir saatinde 50 gr glikoz ağızdan alınır. Bir saat sonra kan glikoz seviyesi 140 mg/dl’ye eşit veya daha yüksekse klasik glikoz tolerans testi yapılmasına karar verilir. Gebelerde klasik glikoz tolerans testinde kan glikozu iki veya daha fazla ölçümde normal değerlerin üzerindeyse gebelik diyabeti (gestasyonel diyabet) tanısı için değerlidir. Gebelerde oral glikoz tolerans testinde beklenen kan glikozu sınırları: 

  • Açlık 105 mg/dl 
  • 1.saat 190 mg/dl 
  • 2. saat 165 mg/dl 
  • 3. saat 145 mg/dl 

Oral glikoz tolerans testi 60 yaşın üzerindeki kişilerde diyabetes mellitus hastalığı olmasa dahi anormal sonuçlar gösterebilir. Veya diyabet hastalığı olsa dahi test sonuçları normal tespit edilebilir. Yaşlılarda glikoz toleransı %50 civarında azaldığı için eşlik eden diğer belirti ve verilerin birlikte kullanılmasını gerektirebilir. 

Diyabet dışı anormal glikoz tolerans testi sebepleri: 

  • Uygun olmayan diyet ile hazırlanmak 
  • Hepatosellüler hastalıklar 
  • Kronik hastalıklar 
  • Uzun süreli fiziksel inaktivite 
  • Malnutrisyon ve açlık 
  • Primer aldosteronizm 
  • Böbrek hastalıkları 
  • Alkolizm 
  • Beyin kanaması 
  • Cushing sendromu 
  • Ateşli hastalıklara bağlı stres 
  • Akromegali 
  • Adrenokortikal hiperfonksiyon 
  • Uzun süren steroid tedavisi 
  • Adacık hücre tümörleri 
  • Kronik böbrek hastalığı 
  • Üremi 
  • Mide cerrahisi sonrası 
  • İlaçlar 

Fotoğraf: Luan Gonçalves        

Scroll to Top