Ayrıntılarıyla Fibromiyalji

Fibromiyalji Nedir?

Fibromiyalji diğer birçok yaygın kronik ağrı sendromu gibi, tartışmalı bir durum olmaya devam etmektedir. Hastaların genel durumunun iyi olması, fizik muayenede yaygın yumuşak doku hassasiyeti dışında belirgin bir anormallik olmaması ve kas-iskelet yapılarının laboratuvar ve radyolojik incelemelerinin normal olması, organik hastalığın rolü sorgulanmıştır ve bazıları tarafından genellikle psikojenik veya psikosomatik olarak kabul edilmiştir. Bununla birlikte, devam eden araştırmalar, fibromiyaljinin genellikle  merkezi sensitizasyon biçimi olarak sınıflandırılan bir ağrı düzenleme bozukluğu olduğunu düşündürmektedir. Fibromiyalji (FM), sıklıkla yorgunluk, bilişsel bozukluk, psikiyatrik semptomlar ve çoklu somatik semptomların eşlik ettiği kronik yaygın kas-iskelet ağrısının en yaygın nedenidir. Sendromun etiyolojisi tam olarak bilinmemektedir ve patofizyolojisi belirsizdir. Kasları, bağları ve tendonları etkileyen yumuşak doku ağrısı semptomlarına rağmen, bu dokularda enflamasyona dair herhangi bir kanıt bulunmamaktadır.

Fibromiyalji, yaygın ağrı, hassasiyet, yorgunluk ve diğer semptomları içeren yaygın bir hastalık olsa da bir artrit (eklem iltihabı) şekli değildir, ancak artrit gibi kişinin günlük aktivitelerini gerçekleştirme becerisini bozabilir. Fibromiyalji, enflamatuar veya otoimmün bir hastalık değildir. Serotonin ve norepinefrin gibi beyin kimyasalları dengesiz olabilir ve ağrılı uyaranlara verilen tepkileri değiştirebilir. Fibromiyalji, yorgunluğa, kötü uykuya ve kaygı veya stres gibi ruh hali sorunlarına neden olabilir. Röntgen ve kan testlerinde herhangi bir bulguya neden olmaz.

Fibromiyalji, genellikle tanınmayan bir sendromdur. Orta yaşlı kadınlarda en yüksek sıklık ile nüfusun% 2’sini etkiler. Patogenezinin tam olarak anlaşılmamasına rağmen, bu sendroma mekanizma temelli yönetim yaklaşımları için artan başarılı uygulamalar vardır. Bunlar, erken uygulanmaları halinde muhtemelen daha etkili olacak ve genel uygulamada zamanında tanıyı daha da önemli hale getirecektir.

Fibromiyalji, irritabl barsak sendromu, kronik yorgunluk sendromu ve temporomandibular eklem disfonksiyonu gibi diğer fonksiyonel somatik sendromlarla örtüşür. Yaygın olarak duygudurum ve kaygı bozukluklarıyla birlikte ortaya çıkabilmektedir. Ancak araştırmalar, işlevsel somatik bozuklukların psikolojik koşullarla ilişkili olmasına ve potansiyel olarak psikolojik durumlarla etkileşime girmesine rağmen, tablonun bağımsız olduğunu göstermektedir.

Fibromiyalji, genellikle nöral ağrı yollarının hassaslaşmasından kaynaklanan yaygın somatik ağrı ve derin doku hassasiyetinin ayırt edici özellikleri ile karakterize edilir. Yorgunluk, uyku bozukluğu, bilişsel işlev bozukluğu ve psikolojik sıkıntının değişken birliktelikleri de vardır.

Fibromiyalji neden oluşur?

Fibromiyalji kendiliğinden gelişebilir, ancak genetik olarak yatkın kişilerde fiziksel veya psikolojik stresin birikmiş etkilerine karşı vücudun basmakalıp, uyumsuz, biyolojik bir tepkisini temsil etmesi muhtemeldir.

Fibromiyalji psikiyatrik ve kas-iskelet bozuklukları ile ilişkilidir ki bu da daha kötü  sonuçlara yol açar, Ancak bazen de bir enfeksiyondan sonra da ortaya çıkabilir. Ayrıca fibromiyalji, genel olarak romatizmal hastalıklar gibi mevcut bir kronik tıbbi bozukluğu olan kişilerde artan sıklıklarda ortaya çıkabilir. Çoğu fibromiyalji vakası kalıcı bölgesel ağrıdan kaynaklanır.

Fibromiyalji (FM), 20 ila 55 yaş arasındaki kadınlarda yaygın kas-iskelet ağrısının en yaygın nedenidir. Kadınlarda erkeklerden 6 kat daha yaygındır ve hem çocuklarda hem de yetişkinlerde görülebilir.

Fibromiyaljinin belirtileri nedir?

Fibromiyalji, genellikle kas ağrısı ve yorgunluğa neden olan bir hastalıktır. Fibromiyaljisi olan kişilerin vücudunda “hassas noktaları” vardır. Hassas noktalar boyun, omuzlar, sırt, kalçalar, kollar ve bacaklardaki belirli yerlerdir. Bu noktalar üzerlerine baskı uygulandığında acı verir.

Fibromiyalji belirtileri her hasta için farklıdır. En yaygın semptom en az üç aydır mevcut olan ve başka herhangi bir tıbbi durumla açıklanamayan yaygın ağrıdır. Şiddetli yorgunluk ve uyku sorunları da yaygındır. Fibromiyaljisi olan hasta, bütün gece uyudumasına rağmen sonra kendini dinlenmiş hissetmeyebilir.

Fibromiyaljinin yaygın ağrı dışındaki belirtileri ve semptomları şunları içerir:

  • Hafıza veya net düşünme ile ilgili problemler
  • Depresyon veya kaygı
  • Migren veya gerilim tipi baş ağrıları
  • İrritabl bağırsak sorunları veya mide ekşimesi gibi sindirim sorunları
  • İrritabl veya aşırı aktif mesane
  • Kasık ağrısı
  • Çene ağrısı
  • Yaygın kas-iskelet ağrısı

Tipik olarak, FM’li hastalarda baş, her bir kol, göğüs, karın, her bir bacak, üst sırt ve omurga ve alt sırt ve omurgayı (kalçalar dahil) içerebilen en az altı bölge tutulur.

Bazen ağrı başlangıçta genellikle boyun ve omuzlarda lokalize olabilir. Hastalar “Her tarafım ağrıyormuş gibi hissediyorum” veya “Sanki her zaman gripmiş gibi hissediyorum” diyerek ifade eder. Hastalar tipik olarak ağırlıklı olarak kaslar boyunca ağrı tanımlarlar, ancak sıklıkla eklemlerinin de ağrıdığını belirtirler ve bazen eklem şişmesi tarif ederler, ancak muayenede eklem iltihabı veya sinovit mevcut değildir.

  • Yorgunluk ve uyku bozuklukları

Orta ila şiddetli kalıcı yorgunluk ve uyku bozuklukları, FM tanısının temel özellikleridir. Görünüşte küçük aktiviteler ağrıyı ve yorgunluğu şiddetlendirir, ancak uzun süreli hareketsizlik de semptomları arttırır. Hastalar sabahları serttir ve 8 ila 10 saat uyumuş olsalar bile kendilerini dinç hissetmezler. Sabah tutukluğunu romatoid artrit (RA) veya polimiyalji romatika gibi romatizmal hastalıklardan ayırt etmek zor olabilir. Bu hastalar karakteristik olarak “hafif” uyurlar, sabahın erken saatlerinde sık sık uyanırlar ve tekrar uykuya dalmakta güçlük çekerler. Sıklıkla, “Ne kadar uyursam uyuyayım, sabah üzerimden bir kamyon geçmiş gibi hissediyorum” derler.

  • Bilişsel bozukluklar

Bilişsel bozukluklar fibromiyaljili hastaların çoğunda mevcuttur. Hastalar tipik olarak dikkat sorunları ve hızlı düşünce değişiklikleri gerektiren görevleri yapmakta zorluk çekerler. Nöropsikolojik testler, psikiyatrik bozukluklarda bulunanlardan biraz farklı olan anormallikleri ortaya çıkarır. Bununla birlikte, sübjektif bilişsel eksiklikler çok daha yaygındır.

  • Psikiyatrik belirtiler

Tanı anında hastaların yüzde 30 ila 50’sinde depresyon ve/veya anksiyete mevcuttur. Anksiyete bozuklukları, bipolar bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve katastrofikleştirme ve aleksitimi gibi özellikler fibromiyaljili hastalarda genel popülasyona göre daha yaygındır.

  • Baş ağrısı

Baş ağrısı, FM’li hastaların yüzde 50’den fazlasında mevcuttur ve migren ve kas (gerilim) tiplerini içerir. Fibromiyaljide, baş ağrısı sıklığı, anksiyete, baş çevresinde hassasiyet, kötü uyku ve fiziksel yetersizlik birbirleriyle doğru orantılıdır. Fibromiyalji, migreni olan hastalarda özellikle yaygındır.

  • Paresteziler

Hastalar ayrıca sıklıkla, özellikle her iki kolda ve her iki bacakta uyuşma, karıncalanma, yanma veya sürtünme hissi dahil olmak üzere parestezi bildirirler. Bununla birlikte, karpal tünel sendromu veya servikal radikülopati gibi eşzamanlı bir nörolojik bozukluk olmadıkça, ayrıntılı bir nörolojik değerlendirme veya resmi elektrofizyolojik testler genellikle dikkate değer değildir.

  • Diğer semptomlar ve bozukluklar

Hastalar ayrıca karın ve göğüs duvarı ağrısı dahil olmak üzere, tam olarak anlaşılamayan çeşitli ağrı semptomlarına sahip olabilir; IBS’yi düşündüren semptomlar; ve pelvik ağrı ve interstisyel sistit/ağrılı mesane sendromunu düşündüren sıklık ve sıkışma mesane semptomları görülebilir.

İrritabıl bağırsak sendromu, fibromiyalji ile ilişkili en yaygın gastrointestinal sendrom olmasına rağmen, gastroözofageal reflü hastalığı genel popülasyona göre daha yaygındır

Fibromiyaljide otonom sinir sistemi disfonksiyonu, kuru gözler ve Raynaud fenomeni  semptomları da yaygındır. Ortostatik hipotansiyon ve değişmiş kalp hızı değişkenliği, otonom sinir sistemi disfonksiyonunun yaygın belirtileridir. Kuru göz sendromu, genel popülasyona kıyasla fibromiyaljide 1.4 kat daha yüksektir. Raynaud Fenomeni fibromiyaljide yaygındır, ancak primer Raynaud Fenomeninde görülen termografik ve mikrovasküler anormallikler, fibromiyalji hastalarında görülmemektedir. İşitme kaybı da fibromiyaljili hastalarda genel popülasyona göre dört ila beş kat daha sık rapor edilmiştir.

Fibromiyaljinin teşhisi

Tanımlanmış başka bir neden olmaksızın en az üç ay süren kronik ağrısı olan hastalarda Fibromiyaljiden (FM) şüphelenilmelidir. FM tanısı semptomlara dayalıdır.FM genellikle birden fazla bölgede yaygın ağrı semptomlarına dayanılarak teşhis edilebilir, buna sıklıkla orta ila şiddetli uyku veya yorgunluk sorunları eşlik eder ve yine en az üç ay sürer; diğer semptomlar da mevcut olabilir. Birden fazla bölgede yaygın hassasiyet olmasına rağmen, fizik muayenede eklem şişliği veya diğer inflamatuar değişiklikler yoktur.

Fibromiyalji tanısı bir dizi subjektif semptomun belgelenmesine ve bu semptomlara neden olabilecek diğer durumların dışlanmasına dayanır. Doğrulayıcı testler veya biyobelirteçler yoktur. Bu nedenle, klinisyenin tanıya aşinalığı ve kapsamlı bir klinik karşılaşma, zamanında tanı koymada çok önemlidir.

Fibromiyaljide değerlendirme, ayrıntılı bir öykü ve fizik muayene ile birlikte diğer durumları dışlamak için sınırlı laboratuvar testlerini içerir.

  • Ağrının özellikleri– Fibromiyaljinin ana semptomu, en az üç aydır mevcut olan kronik yaygın ağrı veya çok bölgeli ağrıdır. Ağrının yeri, süresi, kalitesi ve şiddeti belgelenir.
  • Uyku, yorgunluk ve diğer ilişkili semptom ve bozukluklar– Hastalara uyku, zihinsel ve fiziksel enerji, bilişsel bozukluklar, duygudurum bozuklukları ve diğer psikiyatrik durumlar ve fibromiyalji ile örtüşen ve onun bir parçası olduğu düşünülebilecek diğer durumlar hakkında ayrıntılı sorular sorulur. Bunlar, kronik migren veya diğer baş ağrısı bozuklukları, IBS, kronik pelvik ve/veya mesane ağrısı ve kronik temporomandibular ağrı semptomlarını vb. içerir.
  • Diğer bozukluklar ve ayırıcı tanı– Kas-iskelet ağrısına neden olabilen ve fibromiyalji ile birlikte veya onu taklit eden, enflamatuar romatolojik bozukluklar, lokalize ağrı sendromları ve tiroid hastalığı vb. araştırılır

Yaygın yumuşak doku hassasiyetini belirlemek ve benzer semptomlarla ortaya çıkan diğer hastalıkları dışlamak için dikkatli bir eklem ve nörolojik muayene yapılır.

  • Laboratuvar testleri– Fibromiyalji için tanısal değeri olan bir laboratuvar testi veya radyografik veya patolojik bulgu yoktur ve testler minimumda tutullur. Sıklıkla sadece tam kan sayımı (CBC) ve eritrosit sedimantasyon hızı (ESR) veya C-reaktif protein (CRP) yeterlidir. Genellikle, başka bir hastalıktan veya hastalık türünden şüpheleniliyorsa, ilgili uzmanlık branşı tarafından değerlendirilir.

Fibromiyaljinin kendisi laboratuvar testlerinde veya rutin görüntülemede herhangi bir anormalliğe neden olmadığından, fibromiyaljiyi taklit edebilecek ilişkili bir hastalığı veya başka bir hastalığı dışlamak için bazı testler yapılır. Örneğin antinükleer antikor ve romatoid faktör gibi serolojik testler vb. Tiroid hastalığı veya inflamatuar kas hastalığı şüphesi olan hastalarda sırasıyla tiroid fonksiyon testleri veya kreatin kinaz (CK) istenir.

Viral antikor testleri veya D vitamini düzeylerinin istenmesinin fibromiyalji tanısında yardımcı olduğuna dair bir kanıt yoktur. Kronik ağrısı olan hastalarda düşük D vitamini seviyeleri yaygındır, ancak fibromiyalji tanısı ile bir ilişkisi bulmamıştır.

Obstrüktif uyku apnesi ve huzursuz bacak veya tekrarlayan uzuv hareketleri semptomları olan hastalar, bir gecelik polisomnogramı içerebilen resmi bir uyku değerlendirmesi için sevk edilir.Uyku apnesi genellikle fibromiyaljili erkeklerde daha sık gözlenmektedir.

Depresyon veya anksiyete gibi teşhis edilmemiş bir psikiyatrik bozukluktan şüphelenilen hastalar, bu durumlarda deneyimli bir uzman tarafından ileri değerlendirme ve tedaviden geçirilmelidir.

Fibromiyaljinin sınıflandırması ve tanı kriterleri

 Fibromiyalji (FM) için çeşitli sınıflandırma ölçütleri, daha çok klinik araştırma ve epidemiyolojik araştırmalar için yararlıdır. Hastalığın teşhisi için kullanılmazlar.

Fibromiyalji için AAPT Tanı Kriterleri

  1. Çoklu bölge ağrısı, toplam 9 olası bölgeden 6 veya daha fazla ağrı bölgesi olarak tanımlanır
  2. Orta ila şiddetli uyku sorunları VEYA yorgunluk
  3. Çoklu bölge ağrısı artı yorgunluk veya uyku sorunları en az 3 aydır mevcut olmalıdır.

Başka bir ağrı bozukluğunun veya ilişkili semptomların varlığı, fibromiyalji tanısını dışlamaz. Bununla birlikte, hastanın semptomlarını tam olarak açıklayabilecek veya semptomların şiddetine katkıda bulunabilecek herhangi bir durumu değerlendirmek için klinik bir değerlendirme önerilir.

Fibromiyaljiden ayrılması gereken durumlar:

Tıbbi Bozukluk Belirti ve Semptomlar
 Romatizmal eklem iltihabı Baskın eklem ağrısı, simetrik eklem şişliği, eklem hattında hassasiyet, >1 saat sabah tutukluğu
 Sistemik lupus eritematoz Çoklu sistem tutulumu, eklem/kas ağrısı, döküntü, ışığa duyarlılık, ateş
 Poliartiküler osteoartrit Eklem sertliği, krepitus, çoklu ağrılı eklemler
 Polimiyalji romatika Proksimal omuz ve kalça kuşağı ağrısı, halsizlik, sertlik, yaşlılarda daha sık
 Polimiyozit veya diğer miyopatiler Simetrik, proksimal kas güçsüzlüğü ve ağrı
 Spondiloartropati Spinal ağrının boyun, orta göğüs, ön göğüs duvarı veya lomber bölgelerdeki belirli bölgelere lokalizasyonu, ağrı ve sertlik nedeniyle spinal hareketliliğin objektif olarak kısıtlanması
 Osteomalazi Diffüz kemik ağrısı, kırıklar, kas güçsüzlüğü ile proksimal miyopati
 Nöropati Ateş eden veya yakıcı ağrı, karıncalanma, uyuşma, halsizlik
 Multipl skleroz Görme değişiklikleri (tek taraflı kısmi veya tam kayıp, çift görme), bir bacakta artan uyuşma veya bant benzeri gövde uyuşması, konuşma bozukluğu (dizartri)
 Lyme hastalığı Döküntü, artrit veya artralji, endemik hastalık bölgelerinde görülür
 Hepatit Sağ üst kadran ağrısı, bulantı, iştah azalması
 Hiperparatiroidizm Artan susuzluk ve idrara çıkma, böbrek taşları, mide bulantısı/kusma, iştah azalması, kemiklerin incelmesi, kabızlık
 Cushing sendromu Hipertansiyon, diyabet, hirsutizm, ay yüzü, kilo alımı
 Addison hastalığı Postural hipotansiyon, bulantı, kusma, deri pigmentasyonu, kilo kaybı
 Hipotiroidizm Soğuğa tahammülsüzlük, zihinsel yavaşlama, kabızlık, kilo alımı, saç dökülmesi

Semptomlara, tıbbi öyküye ve fizik muayeneye bağlı olarak, ferritin , demir bağlama kapasitesi ve satürasyon yüzdesi ve B12 vitamini ve D vitamini seviyeleri gibi diğer testler de değerlendirilebilir.

Fibromiyalji ile ilişkili olarak, tek başına beklenenden daha sık görülen birkaç bozukluk grubu ortaya çıkabilir. Kronik artrit formları olan hastalarda kas-iskelet ağrısı gibi bu durumların bazı özellikleri fibromiyalji semptomlarını taklit edebilir veya şiddetlendirebilir. Depresyon, obstrüktif uyku apnesi veya huzursuz bacak sendromu olan hastalarda uyku bozukluğu ve yorgunluk olabilir. Bu komorbiditelerin tanınması ve etkili tedavisi, fibromiyaljili hastalarda semptomatik rahatlamaya potansiyel olarak katkıda bulunabilir.

Fibromiyaljinin tedavisi

Yaygın Tedaviler Nelerdir?

Egzersiz, yoga, tai chi veya diğer düşük etkili aerobik aktivite dahil olmak üzere en etkili tedavidir. Akupunktur, kayropraktik ve masaj semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir. Psikoterapi, hastaların stres ve kaygıyı yönetmelerine yardımcı olabilir. Bir uyku uzmanı, hastaların uyku bozukluklarını ele almasına yardımcı olabilir. Üç ilaç, fibromiyalji için FDA onaylıdır: duloksetin (Cymbalta) ve milnasipran (Savella), yaygın ağrıyı hafifletmek için beyin kimyasallarını ayarlar ve ağrıya karışan aşırı aktif sinir hücrelerini bloke eden pregabalin (Lyrica). Amitriptilin (Elavil), siklobenzaprin (Flexeril) ve diğer antidepresanlar gibi daha eski ilaçlar da kullanılabilir. Opioidler ve zolpidem (Ambien) gibi uyku ilaçlarının fibromiyalji semptomlarının tedavisinde kullanılması önerilmez.

Kişisel bakım, fibromiyalji semptomlarını yönetmek ve iyi bir yaşam kalitesine sahip olmak için önemlidir. İlaçlarla birlikte sağlıklı bir yaşam tarzı, ağrıyı azaltmaya, uykuyu iyileştirmeye ve yorgunluğu gidermeye yardımcı olabilir.

Sık sık egzersiz yapılmalı ama başlarken hafif başlanmalıdır. Yürümek, yüzmek, esnemek ve yoga yapmak fibromiyaljisi olan kişiler için faydalıdır. Asansör yerine merdiven çıkmak gibi günlük rutinlere daha fazla hareket eklenmelidir. Dinlenme ve gevşeme de faydalıdır. Her gün rahatlamak için zaman ayrılmalıdır. Derin nefes alma veya ilaçlar stresi azaltabilir. Her gece aynı saatte yatmak gibi düzenli uyku alışkanlıkları belirlenmelidir.

Fibromiyaljide kendiliğinden iyileşme pek görülmez. Bu nedenle hastalığı iyi yönetmenin amacı semptomları, işlevi ve yaşam kalitesini iyileştirmektir. Fibromiyalji tedavisi bireysel uyarlanması gereken multimodal, multidisipliner, farmakolojik olmayan ve farmakolojik olan yaklaşımları birleştirir.

Fibromiyaljide ağrıyı şiddetlendiren faktörler

  • Kalıcı periferik ağrı sebepleri (spinal ve/veya periferik artrit, tendinopatiler ve miyofasiyal tetik noktalar)
  • Uyku bozuklukları (obstrüktif uyku apnesi, huzursuz bacaklar ve periyodik uzuv hareket bozukluğu)
  • Obezite (sonuç olarak meta-enflamasyonun ağrıyı hassaslaştırıcı etkileri ile birlikte)
  • Sigara içmek
  • Opioid kaynaklı hiperaljezi
  • Miyopatiler
  • Depresyon
  • Yıkıcı bilişsel durumlar
  • Psikososyal stresörler

Farmakolojik olmayan yaklaşımlar

Fibromiyalji ile yaşamanın yükü diğer romatizmal rahatsızlıklardan ve çoğu kronik hastalıktan daha fazladır. Fibromiyaljinin tıbbi tedavisi genellikle yalnızca kısmen başarılı olduğundan, hastalara sürekli destek verilmesi gerekir. Bu tüm müdahalelerin en önemlisidir. Bununla birlikte, genellikle tedavi eden profesyoneller tarafından fark edilmeyen fibromiyaljiye bağlı bilişsel işlev bozukluğu bu süreci zorlaştırabilir.

Genel olarak, egzersiz ve psikoterapi yaklaşımları, farmakolojik olmayan tedaviler arasında en büyük etkinlik kanıtına sahiptir, ancak bireye göre uyarlanmaları gerekir. Bilgili bir fizyoterapist tarafından egzersiz öncesi biyomekanik değerlendirme ve ardından egzersiz izleme önerilir. Günlük fiziksel aktivitenin teşviki, bir aktimetre kullanılarak desteklenebilir. Bir psikoloğa sevk, tüm hastalarda, özellikle psikolojik olarak daha sıkıntılı olanlarda düşünülmelidir.

Fibromiyalji tedavisine yönelik tamamlayıcı yaklaşımlar şunlar olabilir:

  • Beslenme (örneğin, özel diyetler, diyet takviyeleri, şifalı bitkiler, probiyotikler ve mikrobiyal bazlı terapiler).
  • Psikolojik destek (örn. meditasyon, hipnoz, müzik terapileri, gevşeme terapileri).
  • Fiziksel yöntemler(örn. akupunktur, masaj, spinal manipülasyon).
  • Psikolojik ve fiziksel (örneğin, yoga, tai chi, dans terapileri, bazı sanat terapisi türleri) veya psikolojik ve beslenme (örneğin, dikkatli yeme) gibi kombinasyonlar.

Fibromiyalji için çeşitli tamamlayıcı yaklaşımlar incelendiğinde aşağıdaki belirli yaklaşımların etkinliği ve güvenliğine ilişkin değerlendirmeler özetlemektedir. 

  • Akupunktur: Sınırlı kanıtlar, akupunktur alan fibromiyalji hastalarının, akupunktur almayanlara kıyasla (örneğin, bekleme listesindeki kişiler) ağrı ve sertlik gibi semptomlarda iyileşme olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte, akupunkturun fibromiyalji semptomlarını hafifletmede simüle edilmiş akupunkturdan daha etkili olduğu gösterilmemiştir. Elektroakupunktur, manuel akupunkturdan daha iyi sonuçlar verebilir.
  • Biofeedback teknikleri: Vücut fonksiyonlarını ölçer ve onları kontrol etmeyi öğrenebilmesi için hastaya onlar hakkında bilgi verir. İnsanların kas gerginliğini kontrol etmeyi ve azaltmayı öğrendiği, özellikle elektromiyografik (EMG) biofeedback olmak üzere az sayıda kısa süreli biofeedback çalışması, bunun fibromiyalji ağrısını azaltabileceğini göstermektedir. Bununla birlikte, biofeedback ile ilgili genel kanıtlar o kadar sınırlıdır ki, fibromiyalji semptomları için yararlı olup olmadığı konusunda kesin sonuçlara ulaşılamamıştır.
  • Güdümlü imgeleme, insanlara olumsuz veya stresli duyguları değiştirmek için hoş görüntülere odaklanmanın öğretildiği bir tekniktir. Güdümlü imgeleme kendi kendini yönetebilir veya bir uygulayıcı veya bir kayıt tarafından yönetilebilir. Fibromiyalji semptomları için yönlendirilmiş imgeleme çalışmalarının tutarsız sonuçları olmuştur. Bazı çalışmalarda güdümlü imgeleme öğretilen hastalarda ağrı ve yorgunluk gibi semptomlarda azalma olurken bazı çalışmalarda herhangi bir etkisi olmamıştır. Güdümlü imgeleme, gevşeme teknikleri adı verilen bir grup yaklaşımdan biridir. Gevşeme teknikleri genellikle sağlıklı insanlar için güvenli kabul edilir. Bununla birlikte, bazen insanlar artan kaygı gibi hoş olmayan deneyimler yaşadıklarını bildirirler.
  • Manyetik Terapiler: Statik (kalıcı) mıknatıslar, manyetik şilte pedlerinde, ayakkabı eklerinde, bileziklerde ve diğer ürünlerde bulunur. Faydaları hakkında yeterli kanıt yoktur. Elektromıknatıslar, beyin aktivitesini etkileyen transkraniyal manyetik stimülasyon (TMS) adı verilen bir tedavi türünde kullanılır. Mıknatıslar ve manyetik cihazlar, vücutlarında metal implantlar veya kalp pili gibi tıbbi cihazlar bulunan kişiler için güvenli olmayabilir. Baş ağrıları, fibromiyalji için yapılan çeşitli çalışmalarda bir yan etki olarak bildirilmiştir.
  • Masaj terapisi: Masajın bazı fibromiyalji semptomlarında kısa süreli rahatlama sağlayabileceği belirtilmekle beraber kanıtlar sınırlıdır. Uzmanlar, fibromiyalji için masaj tedavisinin ağrıya neden olmamasını önermektedir. Çok nazik bir masajla başlayıp zamanla yoğunluğunu kademeli olarak artırmak gerekebilir. Masaj terapisi, eğitimli bir uygulayıcı tarafından yapıldığında çok az risk taşıyor gibi görünmektedir.
  • Farkındalık meditasyonu: Farkındalık meditasyonu, tamamen an be an deneyimlere odaklanmayı içeren bir meditasyon türüdür. Bazı çalışmalarda farkındalık meditasyon eğitimi, fibromiyaljili kişilerde ağrı ve yaşam kalitesinde kısa vadeli iyileşmelere yol açmıştır. Bununla birlikte, çalışma sayısı az ve kanıt kalitesi nispeten düşük olduğundan kesin sonuçlara ulaşılamımıştır. Farkındalık tekniklerinin sık sık uygulanması, iyi sonuçlar için önemli olabilir.
  • Farkındalık ve diğer meditasyon biçimlerinin genellikle sağlıklı insanlar için güvenli olduğu düşünülür. Ancak, bazı sağlık sorunları olan kişiler için güvenli ve rahat olmaları için zaman zaman değiştirilmeleri gerekebilir.
  • Meditatif Hareket Uygulamaları (Tai Chi, Qigong ve Yoga): Çin’de ortaya çıkan Tai chi ve Qigong ve Hint kökenli yoga, fiziksel duruş veya hareketlerin bir kombinasyonunu, nefes almaya odaklanmayı ve meditasyon veya gevşemeyi içerir. Bu üç uygulamanın pek çok ortak özelliği olduğundan, bazen meditatif hareket uygulamaları olarak gruplandırılırlar. Egzersiz, fibromiyaljisi olan kişiler için faydalıdır, bu nedenle meditatif hareket uygulamaları, içerdikleri fiziksel aktivite nedeniyle yardımcı olabilir. Fibromiyalji semptomları için tai chi, qigong veya yoga ile ilgili bazı bireysel çalışmaların umut verici sonuçları bildirilmiştir. Bununla birlikte, bu yaklaşımlar hakkında, etkileri hakkında kesin sonuçlara varılmasına izin verecek kadar yüksek kaliteli kanıt yoktur. Meditatif hareket uygulamaları, nitelikli bir eğitmenin rehberliğinde yapıldığında genellikle iyi güvenlik kayıtlarına sahiptir. Yoga, tai chi veya qigong çalışmalarında çok az yan etki bildirilmiştir. Bununla birlikte, bu uygulamaların fibromiyaljisi olan kişiler için uygun hale getirilmesi için değiştirilmesi gerekebilir.
  • Kayropraktik bakım ve hipnoz konusunda o kadar az araştırma yapılmıştır ki, bu uygulamalar hakkında hiçbir sonuca varılamamaktadır.
  • Amigdala yeniden eğitimi adı verilen bir yaklaşım, fibromiyalji tedavisi olarak önerilmiştir. Bu yaklaşımla ilgili neredeyse hiçbir araştırma yapılmadığından, etkinliği ve güvenliği değerlendirilememektedir.
  • Beslenme Yaklaşımları: D vitamini eksikliklerinin fibromiyalji semptomlarını kötüleştirebileceği öne sürülmüştür. D vitamini düzeyi düşük olan fibromiyaljili kadınlarla yapılan bir çalışmada, 20 haftalık D vitamini takviyesi ağrının azalmasına neden olmuştur. Ayrıca, düşük magnezyum seviyelerinin fibromiyaljiye katkıda bulunup bulunmadığını ve magnezyum takviyelerinin semptomları azaltmaya yardımcı olup olmayacağını netlik kazanmamıştır. Soya, S-adenosil-L-metiyonin (SAMe) ve kreatin gibi besin takviyelerinin yararlı olup olmadığını belirlemek için yeterli kanıt yoktur.
  • Balneoterapi: Balneoterapi, sağlık amacıyla musluk veya maden suyunda banyo yapma tekniğidir; aynı zamanda çamur paketleri gibi ilgili uygulamaları da içerir. Fibromiyalji için balneoterapi üzerine bazı araştırmalar yapılmış olsa da , semptomları hafiflettiği konusunda kesin sonuçlara varmak için yeterli kanıt yoktur.
  • Homeopati: Homeopati, bir hastalığın, sağlıklı insanlarda benzer semptomlara neden olan bir maddenin yüksek oranda seyreltilmiş çözeltileriyle tedavi edilebileceği şeklindeki alışılmadık fikre dayanan tıbbi bir sistemdir. Ancak homeopati çalışmalarının fibromiyalji için için yararlı olduğu gösterilememiştir. Yüksek oranda seyreltilmiş homeopatik ilaçlar genellikle güvenli olsa da homeopatik olarak etiketlenen tüm ürünler yüksek oranda seyreltik değildir; bazıları önemli miktarda farklı katkılar içerebilir ve bu nedenle yan etkilere neden olabilir.
  • Reiki: Reiki , uygulayıcıların kişinin kendi iyileşme tepkisini kolaylaştırmak amacıyla ellerini kişinin üzerine veya hemen üzerine koydukları tamamlayıcı bir sağlık yaklaşımıdır. Araştırmalar, Reiki’nin ağrı veya diğer semptomlar üzerinde hiçbir etkisi olmadığını göstermiştir.
  • Topikal Bitkisel Ürünler: Fibromiyalji için önerilen Kapsaisin (acı bibere ısı veren madde) içeren topikal ürünler fibromiyalji için incelenmiş olup, bu ürünlerin yararlı olup olmadığını belirlemek için yeterli kanıt bulunamamıştır.

Farmakolojik yaklaşımlar

Bazı hastalar ilaçları tolere etmez veya fayda görmez. Fibromiyaljide ilaç tedavisinin sadece semptom yönetiminde destekleyici rolü vardır. Tüm ilaçlara düşük dozlarda başlanmalı ve dikkatle artırılmalıdır. İlaç tedavisine en uygun olan ağrı, uyku bozukluğu ve psikolojik sıkıntı gibi, bireyin baskın semptomlarını yönetmek için seçilmelidirler. Hiçbir fayda sağlamazsa ilaç durdurulmalıdır.

  • Antidepresanlar: Düşük doz amitriptilin, geleneksel olarak fibromiyaljide ağrı ve uyku bozukluğunu tedavi etmek için birinci basamak ilaç olmuştur. Bununla birlikte, kullanımını ve faydalarını destekleyen kanıtlar zayıftır. Duloksetin ise bazı ülkelerde fibromiyalji tedavisinde onaylanmamıştır.  SSRI ilaçların fibromiyalji semptomlarını azaltmada orta derecede etkili olduğu gösterilmektedir. Milnasipran içeren ilaçların hafif kilo kaybı yapması sebebiyle, özellikle obez hastaların tedavisinde özel bir role sahip olabileceği değerlendirilmektedir.
  • Antiepileptikler: Merkezi sinir sistemindeki ağrı kolaylaştırıcı nörotransmiterler glutamat ve P maddesinin konsantrasyonları fibromiyaljide yükselir. Bunlar, potansiyel ağrı modülatör, fizyolojik uyku teşvik edici ve anksiyolitik etkilere sahip olan pregabalin ve gabapentinin ilaçlarının hedefleridir. Pregabalinin ayrıca uyku için küçük bir faydası vardır, ancak kilo alımına sebep olması sıklıkla kullanımını sınırlamaktadır.
  • Diğer uyuşturucular: Tramadol, pramipeksol ve memantin ile tedavi edilen alt gruplarda randomize kontrollü etkinlik çalışmalarından elde edilen ön kanıtlar vardır . Kodein, fentanil ve oksikodon gibi saf opioid reseptör agonistleri, zayıf klinik yanıt ve opioid kaynaklı hiperaljezi riskinin artması nedeniyle kontrendikedir. Tek
  • Analjezikler: Tek başına kullanılan parasetamolün etkinliği ispatlanamamıştır. Non Steroid anti-enflamatuar ilaçların etkisi daha fazladır.

Fibromiyalji tedavisi için multidisipliner yönetim gereklidir. Farmakolojik olmayan tedavilerin de önemli bir yeri vardır. İlaçlar, aktif bir rehabilitasyona katkı sağlayabilir. Amitriptilin, duloksetin, milnasipran ve pregabalin için bazı kanıtlar vardır, ancak tüm hastalar fayda görmeyecektir.

Scroll to Top